Bir melek geliyor dünyaya

Merhaba kıymetli okurlarım, bu makalemde doğmasına üç veya dört hafta kalan biricik evladıma olan hislerimi yazdım. Siz de okumaya değer bulursanız beni çok mutlu edersiniz.

Yavrum, tam kırk yıldır dünya alemindeyim. Nice kara bulutlar, nice yağmurlar, nice doğan güzel güneşler gördüm, nice fırtınalar nice meltem esintileri gördüm. Hayat o kadar çok güzel ki… Bak; bunları benden duyman, senin için çok özel. Nedeniyse dünyaya ben geldiğimden beri çok az bir zaman annemle ve babamla vakit geçirdim. Onlarla mutlu günlerim sayılıdır benim. Birçok zaman suçlusu oldum seçimlerinin ama onları hep sevdim yavrum. Arada kaldım, kırıldım, dağıldım ama kırmadım. Bir yanım varken bir yanım hep yoktu benim. Sabır, insanda büyük bir olgunluktur yavrum. Olumsuzluklar ardı ardına gelse de zaman zaman “Geçecek bu günler de” dedim. Hayal gücüm geniştir benim, ne kadar hassas ve duygusal olsam da aklımda olumsuzlukları bertaraf edip güzel günlerin hayalini kurardım hep.

Bazı günler çok şaşırarak üzülsen de hiç unutma ki bazı günler de çok şaşıracağın kadar mutlu olacaksın, sevineceksin yavrum. Sen daha doğmadın belki ama hayalin ve umutların; evimizin, hislerimizin, duygularımızın, tüm benliğimizin her noktasında var ve bizi çok mutlu ediyor. Annenin karnında bazı zaman hareketlerin dışarıya belli oluyor. Bambaşka bir iletişimimiz var sanki. Bize bir şey anlatmak ister gibisin. Annen tatlı yiyince sen hareketleniyorsun ve hepimizin ilgi odağı oluyorsun. Bazı zaman o dua ediyor, sen hareketleniyorsun. Benden ve sevdiğim kadınımdan bir cansın orada. Bu ne büyük bir mucizedir. Çok şükür ki ben bu duyguları yaşıyorum. İsterim ki umut eden, bekleyen herkes yaşasın bu güzel ve özel duyguları. Bu hafta muayeneye gideceğiz. Artık dünyaya gelmen yakındır, kavuşacağız. Bazen dünyada konuşacağım, beni anlayacak kimsenin olmadığını düşünüyorum. Sen gelince bu bitecek, gözlerime bakman bana yetecek.

Bizden tecrübeli bazı büyüklerimiz, “Bu günlerin kıymetini bilin, bebek gelince böyle rahat olamazsınız” diyorlar. Ne bilsinler bendeki sana hasreti. Çocukluğunda kardeş hayali kurarken anne babasından olan bir çocuktum ben. Anladım ki oradaki kaderimizi değiştirecek yapacağım pek bir şey yok ama senin bir gün geleceğinin hayalini kimse yüreğimden söküp alamadı. Dokundurmadım kimselere seninle olan hayallerimi.

Sen bir meleksin, bir sabisin. Şimdilik annen ve benimle rüyalarımıza gelip bizimle orada buluşuyorsun. Geçen sabah gözyaşlarımla uyandım ama hüzün değil, mutluluk göz yaşlarımdı. Seni gördüm, kucağımdaydın. Uyanınca giysilerini, oyuncaklarını sevdim. Benim bu aralar en büyük zevkim, senin giysilerine dokunup oyuncaklarına bakmak.

Bir Babalar Günü geçti. Senin varlığını hissedip kucağıma alamadığım ilk ve son Babalar Günü’ydü bu. Benim için çok kıymetli insanlar Babalar Günümü kutladı. Hayatımda ilk kez ve bu beni nasıl mutlu etti anlatmaya kelimeler yetmez. Bundan sonraki Babalar günlerinde ve her günümüzde hiç ayrılmamacasına bir birimize sımsıkı sarılacağımız günlerimiz geldi. Biricik yavrum, seni çok seviyoruz ve heyecanla gelmeni bekliyoruz. Sağ salim gel inşallah.

Kıymetli okurlarım, okuyan yüreğiniz dert görmesin. Sevgi ve saygılarımla, sağlıcakla kalın.