BEHİÇ DUYGULU ÖDÜLÜ ÜZERİNE

Behiç Duygulu gibi önemli bir edebiyat değerimize sahip çıkan ve bir öykü ödülü kurmada bize destek olan Özel Dünya Eğitim Kurumları Mütevelli Heyeti’ne, değerli Okul Müdürümüz Özlem Uysal’a ve öğretmenlerine, Konsep Medya Başkanı Levent Çetinol’a, Nokta Reklam Ajansı Sahibi ve Küçük Menderes Bölge Gazetesi Koordinatörü İsmail Atahan Keçeci ye Türkiye İş Bankası Ödemiş Şubesi Müdürü Cemalettin Aydoğan beye, jürimizin değerli yazın insanları Etem Oruç, Mehmet Genç ve Halit Payza’ya çok teşekkür ediyorum.

Behiç Duygulu gibi bu bereketli topraklar; pek çok bilim, sanat adamı yetiştirdi, yetiştirmeye devam ediyor. Türk edebiyatında Yedi Meşaleciler grubunun kurucularından birinin Muammer Lütfi Bahşi olduğunu hemen belirtmeliyim. Yine Fethi Savaşçı ve Kaya Bengisu tarafından hazırlanan ve 1959 yılında yayımlanan Ödemiş Şairleri Antolojisi’nde örneğin H. Vasfi Uçkan gibi bir yeteneğin zaman içinde adını duyurduğunu biliyoruz.

Bir kenti değerli kılanın her şeyden önce o kentte soluk alıp veren sanatçılar olduğunu ne yazık ki Avrupa kentlerinde gördüm. Ödemiş’te yetişen 17 değerli ismi bir zamanlar özgeçmişleriyle birlikte Ödemiş Belediyesi’ne bildirmiş ve isimlerinin kentimizin çeşitli yerlerinde yaşatılmasını dilemiştim. O dileğim yerine gelmedi. O 17 isim arasında Behiç Duygulu da vardı. Bu kentte Ahmet Haşim, Yahya Kemal adı varken neden bir Behiç Duygulu, bir Muammer Lütfi Bahşi olmasındı?

Bu konu canımı acıtmaya devam ederken, “Madem resmi kurumlarımız isimleri yok farz etmekte direniyor, öyleyse benim de elimde Tmolos Edebiyat var; onunla öncelikle Behiç Duygulu’yu uyumakta olduğu derin kuyudan çıkarırım” diyerek yola çıktım. Düşüncemi yakın iş ortağım Levent Çetinol’la paylaştım. Onun da bu işe inanmasıyla bugün burada bu hayalimizi sizlerle gerçekleştiriyoruz.

Behiç Duygulu adına yakışan bir ödül geleneği oluşturma fikrimizi ilettiğimiz Özel Dünya Koleji Mütevelli Heyeti olumlu yanıt verince işe koyulduk. Bu amaçla bir ödül şartnamesini Özel Dünya Ortaokul Müdürlüğü ile ortaklaşa hazırladık. Ödülün Ödemiş ilçesindeki resmi ve özel ortaokulların 7. ve 8. sınıfları arasında olmasını, öğrencilerin seviyesini göz önüne alarak uygun bulduk. Tanıtım amacıyla afişler hazırladık, ödül şartnamesiyle birlikte okullarımıza dağıttık. Her okuldan bize değer buldukları üç ürünü vermelerini de özellikle belirttik. Zaman darlığına yol açan Milli Eğitim onayı nedeniyle bu yolu tercih ettik.

Kurulumuza gelen ürünler, zaman darlığı nedeniyle yeterli sayıda olmamasına karşın ödül jürisi her birini okuyarak dil, yazım ve öykü niteliğine bakarak değerlendirmeyi gerçekleştirdi. Jürimizi Ödemiş dışında yaşayan edebiyatçı dostlarımızdan belirlememizin amacı sonuçlar üzerine herhangi bir olumsuz söz oluşmamasıydı. Bu arada yarışma kuralımıza aykırı ürün gönderenlerin de değerlendirme dışı bıraktığımızı da belirtmeliyiz. Alınan tüm kararlar oybirliğiyle alındı. Bu da ayrıca sevindirici bir husustur. Behiç Duygulu uzun yıllar halkımızın deyişiyle Ödemiş’te Bankalar Caddesi’nde (Gazi Caddesi) kitapçılıkla uğraşmıştı. Çok sevdiği eşinin buzdolabından elektrik çarpması sonucu ölümü üzerine gittiği İstanbul’da 1985 yılında genç denecek bir yaşta vefat edinceye kadar üç öykü kitabı yayımlamıştı. Biz bu girişimimizle yerel yöneticilerimize bir mesaj verdiğimize inanıyoruz. Umarım kentimizin değerlerine kurumlar ve bu kentte soluk insanlar olarak sahip çıkar, adlarını sonsuza değin yaşatmak için elimizden geleni yaparız.

Behiç Duygulu’nun Gölgede Gezintiler öyküsünün kahramanına söylettiği gibi ben de, “Kendimi bir konuya verdim mi gözüm başka şey görmez, kör olurum.” Kültür ve sanat konusu gündeme geldiğinde hiçbir şey beni ilgilendirmez. O konuya odaklanırım. Bu nedenle kültür sanat damarlarını yeşertecek her türlü girişimin içinde olmaya çalışırım. Bilgi ve görgümüz çerçevesinde katkı koyarız, yeter ki bize inanılsın, güvenilsin. Haydi gelin, Ödemiş’in adını ve bayrağını dalgalandırma adına bir olalım, diri olalım.

Ödül alan üç öğrencilerimiz, birinci Özel Dünya Ortaokulu’ndan Tolga Kurhan, ikinci M.A. Yanbastı Ortaokulu’ndan Helin Peker ve üçüncü Cumhuriyet Ortaokulu’ndan Gülser Sönmez’i kutluyor ve törenimize gelen, gelemeyen tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum…