Barış Pınarı’na tam destek

Ödemiş Ticaret Odası (ÖTO) Başkanı Rıfat Eriş, Türk ordusunun Suriye’ye yönelik başlattığı Barış Pınarı Harekatı kapsamında basın açıklaması yaptı. Dün saat 10.00’da Ödemiş Ticaret Odası Toplantı Salonu’nda gerçekleşen basın açıklamasına Ödemiş Ticaret Odası Meclis Başkanı İbrahim Sürav, Yönetim Kurulu Üyesi Sadık Güllü, Ödemiş Ticaret Borsası Genel Sekreter Yardımcısı Onur Akar, Ödemiş Bilumum Gıda Maddeleriyle Uğraşanlar Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Başkanı Hülya Çavuş, Ödemiş Ayakkabıcılar ve Deri İşleri İle Uğraşanlar Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mustafa Köksoy, Mimarlar Odası Ödemiş Temsilciliği Başkanı Şener Kırsoy, Ödemiş Ziraat Odası Başkanı Mehmet Dinlemez ile Erkan Dumanlı, Ödemiş Marangozlar ve Mobilyacılar Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Nihat Kahya, Ödemiş Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Tahir Silay ve Ödemiş Terziler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hüseyin Döner katıldı.

”Harekât meşrudur”

Basın açıklamasında Eriş, ”Hem ülkemiz hem de dünya kamuoyuna sesleniyoruz. Türkiye, 9 Ekim 2019’da Suriye sınırı üzerinde Barış Pınarı adı verilen sınır ötesi harekatı başlatmıştır. Amaç, hem ülkemiz sınırlarının güvenliğini sağlamak hem de ülkemiz ve bölge ülkeleri için tehdit oluşturan terör koridorunu ortadan kaldırmaktır. Bu bölgeyi PKK, PYD ve YPG ile DEAŞ gibi terör örgütlerinden temizleyerek Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak, bölgede huzur, güven ve barış ortamını yeniden tesis etmektir. Biz, devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır. Barış Pınarı Harekatı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Terörle Mücadele Kararları ile Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye’nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekat, meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur” ifadelerini kullandı.

”Gönül dünyası ve insanları imar edemeyenler…”

Açıklamanın devamında ise Başkan Eriş şunları söyledi: ”Ülkemiz, özellikle Fırat’ın doğusunda, sınırın ötesinde konuşlu terör örgütü unsurlarınca son iki yılda yüzün üzerinde taciz ve hasmane eyleme maruz kalmıştır. Bu terör örgütleri, Suriye içinde ve Suriye’ye yönelik de saldırılar düzenlemektedir. Suriye’deki yerel halkın da terör örgütlerinin giderek artan insan hakları ihlalleri, göçe zorlanma, taciz ve zulmüne karşı şikayetleri ile tepkileri sürekli artmaktadır. Herkes şunu çok iyi görmelidir ki masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine açık tehlike oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez.

Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı ile başlayıp devam eden tüm bu operasyonlarıyla Türkiye, terör örgütlerine ve destekçilerine gereken cevabı en güçlü şekilde vermektedir. Aynı zamanda sivillerin ve masumların korunmasına azami dikkat gösterilmektedir. Zaten bunu hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı Harekatı’nda da gösterdik. Önceden terörün hakim olduğu bölgede hayat normale döndü. Barış ve huzur geldi. Yurtlarını terk etmek zorunda kalmış Suriyelilerin geri dönüşüne de zemin hazırlamış olduk. Türkiye’nin elinden gelen tüm imkanlarını bu bölgeler için nasıl seferber ettiğini tüm dünya ve kamuoyu gördü.

Biz inanıyoruz ki gönül dünyasını ve insanları imar edemeyenler, yeryüzünü imar edemezler. Biz, Türkiye olarak yakmaktan, yıkmaktan yana hiç olmadık, olmayacağız. Bizim tarafımız; huzurdur, barıştır, kardeşliktir. Türkiye’nin terörle mücadeleye yönelik çabaları, etnik ve dini temizlik de dahil olmak üzere insanlığa karşı işlenen suç niteliğindeki PKK, PYD, YPG ile DEAŞ eylemleri nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin önünü açacak, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin de korunmasına katkıda bulunacaktır. Bu nedenle Türkiye’nin başlattığı her harekat, Suriyeli göçmenler, mazlum ve mağdur durumdaki yerel halk tarafından desteklenmektedir. Tüm bu gerçekler ışığında uluslararası camiayı teröre karşı ortak duruş sergileme ve evrensel insan haklarını bu bölgede hakim kılmak yönünde niyetlerini açık bir şekilde göstererek ülkemize destek vermeye davet ediyoruz.”

”Allah, yar ve yardımcımız olsun”

Eriş, ”Türkiye ve Türkiye ekonomisine yöneltilen tehditlere Türk milleti, iş dünyası ve sivil toplumu, bir ve beraber olarak en güzel cevabı verecektir. Bu tehditler karşısında bu vatanın her bir ferdi, Türkiye’nin geleceği için daha çok çalışacak ve üretecektir. Gün, sessiz kalma günü değil, bir ve beraber olarak ses verme günüdür.

Öte yandan, bütün vatandaşlarımızı sosyal medyadaki bilgi kirliliği ile provokasyonlara karşı dikkatli olmaya davet ediyorum. Bu bölgede yaşayanlar komşumuzdur, kardeşimizdir. Aynı medeniyetin, kültürün, inancın mensubu olan bizdeki kardeşlik ve komşuluk hukukunu kimse yok edemez. Kimse, aramızda fitne fesat sokamaz. Bizi birbirimize düşman edemez. Türkiye’nin iş dünyası olarak dualarımızla ve bütün gönlümüzle devletimizin ve kahraman askerlerimizin yanındayız. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bölgedeki terör unsurlarını yok edeceğine ve terör örgütlerini hezimete uğratacağına olan inancımız tamdır. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, mekanları cennet olsun diyoruz. Yaralılarımıza da acil şifalar temenni ediyoruz. Cenab-ı Hak, Mehmetçiğimizi korusun, ordumuzu muzaffer kılsın. Yar ve yardımcımız olsun” cümlelerini kullandı.

Ece Köseoğlu