Atatürk'e ve kadına karşı değişen bakış

Son yıllarda ülkeyi yönetenler, Atatürk’e ve kadınlara karşı olumsuz bir tutum izlenmeye başlamışlardır. Atatürk, bu toplumun kurtarıcı ve kurucu lideridir. Yıllardan beri tescilli düşmanlar dışında yediden yetmişe hangi partiye oy verirse versin her Türk vatandaşı, Mustafa Kemal Atatürk’ü sevmekte ve saymaktadır.

Kadınlar ise toplum nüfusumuzun yarısını oluşturan varlık sebeplerimizdir. Analarımız, bacılarımız, eşlerimiz, kızlarımızdır onlar… Kadın hakları ile Mustafa Kemal Atatürk arasında sıkı bir bağ vardır. 1920’li, 30’lu yıllarda Avrupa’da bile kadınların sahip olmadıkları seçme-seçilme, resmi nikah, çalışma yaşamına katılma, erkeklerle eşit miras gibi haklar, Mustafa Kemal Atatürk tarafından tanınarak kadının özgürleşmesinin önü açılmıştır. Bu yüzden son yıllarda kadınlarımıza ve Ulu Önder Atatürk’te yapılan saldırılar, paralel ilerlemektedir.

Geçen hafta Afyon’dan gelerek Meclis’i ziyaret etmek isteyen Cafer Darı isimli vatandaş, üzerinde “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” yazılı tişört olduğu için Meclis’e sokulmamış ancak tişörtünü çıkartınca üzerindeki montu ile içeri alınmıştır. Cüppelisi, sakallısı, feslisi Meclis koridorlarında dolaşırken sırf tişörtü üzerinde Atatürk resmi olduğu ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” yazdığı için bir vatandaşın Meclis’e sokulmaması, üzücü olduğu kadar düşündürücüdür.

18 Mart’ta ise Çanakkale Zaferi dolayısıyla Meclis’te milletvekillerine sunulan bir gösteride rol alan kadın sanatçılar, Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın emri ile sahneye çıkarılmamıştır. Bu durum sebebiyle Ankara’da olaya tepki gösteren bir grup Atatürkçü kadın, Meclis önünde gösteri yaparak olayı kınamışlardır.

Son dönemde yaşanan olayları internetten araştırdım. AKP yöneticisi konumundaki birçok kişinin Mustafa Kemal Atatürk aleyhine; kadınları küçümseyen ve aşağılayan o kadar çok beyanatına ve eylemine rastladım ki; bunların bazılarını hatırlatmak amacıyla sizinle paylaşmak istedim.

10 Kasım 2016’da Bilecik Halk Sağlığı Müdürlüğü, binaya büyük boy Recep Tayyip Erdoğan ve Türk bayrağı asarken Mustafa Kemal Atatürk’ün küçük bir flamasını bir kat aşağıya asmıştır. Olaya halk büyük tepki göstermiş, CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, olayı bir soru önergesi ile Meclis’e taşımıştır.

AKP Anamur Gençlik Kolları Başkanı Hasan Baki, sosyal medyada hesabında, “Atatürk olmasaydı diye başlıyorlar, keşke olmasaydı. Babası ve kendisi Selanik’te doğmuş, doğum yeri Selanik. Kimse ona Türk veya Atatürk demesin, orijinal Yunan, zaten Türk’e benzemiyor” şeklinde bir paylaşım yapmıştır. Tepkiler üzerine görevinden alınmıştır.

Yine AKP’li Sındırgı Belediye Başkanı, Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk heykellerini iş makineleri ile kaldırtıp yerlerine efelerden oluşan bir rölyef yerleştirmiştir. Kaldırılan heykeller, inşaat malzemelerinin olduğu depoda basın mensuplarınca görüntülenince Atamıza yapılan bu saygısızlık, ilçede büyük tepki toplamıştır.

Atatürk’e karşı ülkenin birçok yerinde yapılan saldırıların sayısı bir hayli çoğalmıştır.

AKP’nin cinsiyet ayrımını esas alan uygulamaları ve söylemleri de ülkede kadına karşı şiddeti arttırmıştır. Son 10 yılda kadın cinayetleri % 1400 artmıştır. Bunda ülkeyi yönetenlerin söylemleri etkilidir. Örnek vermek gerekirse;

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1.Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Kadınla erkeği eşit konuma getirmek, fıtrata aykırıdır. Analığı reddeden, evini çekip çevirmeyen kadın, iş hayatında ne kadar başarılı olursa olsun eksiktir, yarımdır” diyebilmiştir.

Eski başbakan yardımcısı Bülent Arınç, verdiği bir demeçte, “Kahkaha atarak gülen kadın iffetsizdir. Kadınsan iffetli olacaksın, herkesin içinde gülüp cazibekâr olmayacaksın” demiştir.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de işsizliğin faturasını kadınlara çıkararak, “Kadınlar çalışmak için iş arıyor, işsizlik bu yüzden artıyor” diyerek nasıl bir kafa yapısına sahip olduğunu göstermiştir.

Orman ve Su işleri Bakanı Veysel Eroğlu da kendisinden iş isteyen bir kadına verdiği cevapta, “Ev işleri yetmiyor mu, otur evinde” demiştir.

AKP’li eski meclis başkanı Vecdi Gönül, “Türk kadını evin süsüdür” diyerek bakış açısını ortaya koymuştur.

AKP’li Tuzla Belediye Başkanı, nikahını kıydığı yeni evlilere hediye ettiği kitapta “Karınızı iz bırakmadan dövmek mübahtır” tavsiyesinde bulunmuştur.

Son olarak AKP’nin tanıtım ve medya sorumlusu Süleyman Demirci de “Örtüsüz kadınlar perdesiz eve benzer, perdesiz ev ya satılıktır ya da kiralık” diyerek başına örtü takmayan kadınlara nasıl baktığını açığa vurmuştur.

Özetlersem, son yıllarda Mustafa Kemal Atatürk’e ve kadınlarımıza karşı yöneltilen saldırılar, sistematik bir hal almıştır. Bu tür uygulamalar; siyasi iktidarın gizli gündemi gibi yorumlanmaktadır ve insanları tedirgin etmektedir.

Türk insanı; ülkesini düşman işgalinden kurtaran, bağımsızlığını kazandıran, laik demokratik cumhuriyeti kuran, ülkede demokrasinin temellerini atan, kadınlara Avrupa ülkelerinden önce bazı haklarını tanıyan Atasına yürekten bağlıdır. İnanıyorum ki Atasına ve Türk kadınlarına karşı yürütülen bu saldırılara ve saldırganlara karşı en sert tepkiyi gösterecek, bu tür çağdışı düşünceleri ve böyle düşünenleri tarihin çöplüğüne gönderecektir.