ASPİR YAĞI-2

Ürünler Çörek otu yağı – kara habbe Keten Tohumu yağı Hindistan Cevizi yağı Argan yağı Aspir...

Ürünler;

  1. Çörek otu yağı – kara habbe
  2. Keten Tohumu yağı
  3. Hindistan Cevizi yağı
  4. Argan yağı
  5. Aspir yağı
  6. Susam yağı
  7. Haşhaş yağı
  8. Kabak Çekirdeği yağı
  9. Kayısı Çekirdeği yağı
  10. Ayçiçek yağı
  11. Sızma zeytinyağı

Nerde kalmıştık?;

Saç sağlığına iyi gelir: Aspir yağı, hem saç derisi hem de saçın korunması için sahip olduğu oleik asit nedeniyle oldukça yeteneklidir. Bu sayede saç kökleri sağlığı, saç büyümesi ve gücü için kafa derisindeki dolaşımı artırmaktadır.

Bunun dışında, aynı zamanda saçınızın parlak ve güçlü kalmasına yardımcı olmaktadır. Aspir yağı bu özelliği sayesinde birçok kozmetik üründe aktif bir madde olarak kullanılmaktadır.

Cilt sağlığına iyi gelir: Aspir yağı linoleik asit miktarının fazla olması nedeniyle cilt dokusunu geliştirmek için ideal olarak kabul edilmektedir. Özellikle, cilt gözeneklerinin açılması, döküntüleri ve sivilcelerin azaltılması için bir serum gibi çalışmaktadır. Böylece, cildin daha genç görünmesi için yeni cilt hücrelerinin yenilenmesini kolaylaştırmaktadır.

Oleik asit: Sıvı gliserid halinde olan bitkisel veya hayvani yağlardan elde edilen doymamış yağ asitlerinin en önemlisidir.

Linoleik asit Linoleik asit insan bünyesinde sentez edilemediği için elzem yağ asididir ve diyetle dışarıdan alınması gerekir. Yetersizliğinde büyümede gecikme, üreme fonksiyonunda bozulma ve deride dermatozlar, karaciğer ve böbrekte patolojik değişiklikler görülür. Vücuttaki doku ve membranların yağ asidi örüntüsü değişir ve fonksiyonları bozulur.

Diğer yandan, aspir bitkisinin hem antioksidan hem de anti bakteriyel oluşu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Aspir bitkisi osteoklast ve diğer kemik hastalıklarına karşı iyi gelmesiyle bilindiği gibi bakteriler öldürmede de son derece etkilidir.

Kısaca tekrar edersek;

  • Regl dönemi boyunca rahatsızlık veren adet kanamalarını kolaylaştırır.
  • Müshil etkisine sahip olduğu için kabızlığı tedavi edebilmektedir.
  • Kan şekeri ve kolesterol düzeylerini dengelemek için yardımcı olmaktadır.
  • Bağışıklık sistemini güçlendirmeye destek olur.
  • Özellikle, prostat ve meme kanseri gibi kanser türlerine karşı koruyucudur.
  • Yağ birikimi nedeniyle oluşan tahribatı engellemekte ve kilo alımını önlemektedir. Aynı zamanda enerji ve kas dokusuna dönüşmesi için yağ dokusuna katkıda bulunmaktadır.
  • Buna ek olarak, kas dokusu ve kütle için koruyucu olan aspir bitkisi, yaşlanma belirtilerini de azaltmaktadır.

Kullanırken bunlara dikkat!

  • Aspir yağının herhangi bir cerrahi operasyon öncesinde ve sonrasında doktor tavsiyesi almadıkça kullanılması önerilmemektedir. Aspir yağı, kan pıhtılaşmasını engelleyebilmektedir. Bu nedenle, ameliyat durumunda kanama riskini yükseltebilmektedir.
  • Kanarya otu, krizantem, kadife çiçeği, papatya ve ayçiçeği alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olma riski vardır.
  • Uterus kasılmalarına neden olabileceği için hamile kadınlar tarafından tüketilmesi önerilmemektedir.
  • Hipotansiyonu (tansiyon düşüklüğü) olan kişilerde düşük kan basıncını daha da kötü hale getirebilmektedir. Önerilmez.
  • Geğirme, gevşek dışkı, bulantı, kusma ve ishal ise aspir yağının bildirilen günlük yan etkileridir.
  • Komplikasyonları önlemek için diğer reçeteli ilaçlarla beraber aspir yağı tüketmekten kaçının.
  • Aspir yağı 100 miligramlık likit ambalajlarda ve bir de kapsül olarak üretilmektedir. Kapsül halinde satılanı ilaç değildir, sadece yağ olarak içmekte zorlananlar için midede çözünen bir yağ kapsülüdür.
  • Kesinlikle % 100 doğal bir yağ olduğu için önerilen doz aşılmadığı sürece aspir yağının herhangi bir zararı olmayacaktır.
  • Her hangi bir hastalığın tedavisi için ilaç kullananlar aspir yağı tüketimi öncesinde mutlaka doktora danışmalılar.
  • Her hangi bir cerrahi operasyon öncesinde aspir yağının kullanılması önerilmez. Zira aspir yağı kanın pıhtılaşmasını engelleyici özelliğe sahiptir.
  • Antikoagülanlar ve non – steroid anti enflamatuar ilaç kullananların aspir yağını tüketmeleri önerilir.
  • Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabildiği için öncelikle çok küçük bir alanda ya da çok az miktarda denemekte fayda var.

Tavsiyeler: Yapılan çalışmalar, günlük olarak 1 ¾ yemek kaşığı aspir yağı alımının kalp ve damar sağlığı da dâhil olmak üzere bir dizi sağlık sorunlarına faydalı olabildiğini göstermektedir.

Ayrıca, Tip 2 diyabeti, obezite, menopoz sonrası, iyi kolesterol (HDL), kan şekeri, iltihap ve insülin duyarlılığını artırmak için de etkili olduğu görülmüştür.

Diğer konuya kısa bir giriş yapalım;

SUSAM YAĞI:

Pedeliaceae familyasının ikiçenekliler sınıfında yer almakta olan susam bitkisinin anavatanı Afrika’dır. Sıcak iklimlerde yetişmektedir.

Avrupa, Asya ile ülkemizde sıcak iklime sahip bölgelerde kültür tarımı yapılmaktadır. Bitkinin üzerinde yer alan kapsül şeklindeki meyvelerinin içerisinden elde edilmekte olan susam baharat olarak kullanılmaktadır.

Susam ayrıca tahinin de ana maddesidir. Kimyasal bileşimi kalsiyum, protein, magnezyum ve B vitaminleridir.

Susamın %50’ si yağdır ve susam yağı elde edilmektedir. Susam yağı yemeklik olarak tüketilmektedir. Kalan posası da hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Susam yağının rengi mat sarı ve kokusuzdur.

Susam yağı çok eski yıllardan beri faydaları bilinen ve kullanılan bir yağdır. Saçlara parlaklık vermesi, saç dökülmesini önlemesi, kabızlığa iyi gelmesi, kansere karşı koruma sağlaması susam yağının faydaları arasındadır.

Susam yağı saçlara, cilde, deriye dışarıdan uygulanabildiği gibi içilerek de tüketilebilir. Çeşitli şekillerde tüketildiği için çeşitli faydalar ve bakım sağlayabilir.

Yemek pişirirken de dünyanın birçok yerinde kullanılan bir yağdır. Özellikle Asya mutfağında; Çin, Japon ve Güneydoğu Asya yemeklerinin yanı sıra Orta Doğu mutfağında da kullanılır.

Afrodizyak etkisi ile hem cinsel isteği arttırır hem de cinsel gücü arttırır. Enerji kaynağı olan susam vücuda enerji verir ve bedensel yorgunluğu giderir.

Solunum yolu hastalıklarının tedavisinde oldukça etkindir. Göğsü yumuşatarak nefes darlığının ve bronşitin tedavisinde kullanılabilmektedir.

Antioksidan özelliği ile yaşlanmanın etkilerini geciktirir. Kansere karşı koruyucudur. Kanser hücrelerinin yayılmasını yavaşlatır.

Susam yağı ise böbreklerdeki ve safradaki taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Sindirim sistemine etki ederek hazmı kolaylaştırır, kabızlığı giderir, bağırsaklarda biriken gazı söktürür. Karaciğer hastalıklarına karşı kullanılabilmektedir.

Dedikten sonra kısa bir hatırlatma yapıp, bugünü de burada kapatalım.

Dip not: Size verdiğim bilgiler, bu işin duayenleri, hekimlerinin kaleme aldıkları sağlık makalelerinden ve deneyim tecrübelerimden harmanlanarak size sunulmuştur. Dileğim o dur ki; lütfen sizlerde araştırarak inanç ve güvenle size önerdiğim ürünleri alıp kullanarak sağlıkla ve varlıkla deneyim kazanınız.

Yaşam ve Sağlık DOĞADA bu artık yadsınamaz bir gerçektir.

Yarın yine kaldığımız yerden devam etmek üzere hoşça, sağlık ve afiyette kalınız inşallah. Sevgiler…

Bakmadan Geçme