Zeytin üstüne

Kutsal meyve zeytin…

Bir yerin yıkılmasını engellemek mi istiyorsunuz! Oranın kutsal bir yer olduğuna ilişkin anlatımlarda bulunun… Orada yatır var deyin, orada şehitler var deyin…

Şaka tabii…

Dini terimler hakkında ayrıntılı ve doyurucu bilgilerim olduğunu söyleyemem ama ayet ile hadis arasındaki ayrımı bilirim. Kütüb-i Sitte adı verilen altı hadis kitabından biri olan Sünen-i Tirmizi adıyla meşhur hadis kitabının yazarı Tirmizi'nin aktardığı bir hadise göre sahabeden Ömer bin Hattb, Allah'ın Elçisi'nin şöyle buyurduğunu söylüyor:

'Zeytinyağını yiyiniz ve sürününüz. Çünkü o, mübarek (bereketli) bir ağacın ürünüdür'

Yine Ömer bin Hattb'ın aktardığına göre Allah'ın Elçisi şöyle buyurmuş: 'Zeytinyağını, ekmeğe katık ediniz ve bu yağı kullanınız. Çünkü bu yağ, mübarek bir ağaçtan alınmadır'

Uzatmadan, zeytine böyle bir kutsallık verilmişken ülkemizdeki zeytin tartışmalarını anlamak mümkün değildir.

Takip edebildiğimiz kadarı ile zeytinliklerle ilgili tasarı, Meclis'te tartışmalara sebep oldu. Tasarının yasalaşması halinde; zeytinliklerin tanımı değişecek. İddialara göre milyonlarca zeytin ağacı tehlike altında. Zeytin alanlarının maden ve inşaat alanı adına feda edildiği iddia ediliyor.

Tepkiler üzerine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, zeytinlik sahalarında yatırım yapılmasına izin verilmesine olanak sağlayan düzenlemeyi kanundan çıkaracaklarını açıkladı. Özlü, 'Bakanlıklarca kamu yararı kararı alınmış yatırımlar için zeytinlik sahalarında yatırım yapılmasına izin verilmesi'ne olanak sağlayan düzenlemeyi tasarıdan çıkaracaklarını bildirmiş.

Basında yer alan haberlere göre Meclis'te konuşma yapmak isteyen üreticiler, 'Bu düzenleme, zeytinliklerin ölüm fermanıdır. Bu düzeltme bizi kurtarmaz' demişler.

Zeytin, adeta sıvı altın.

İddialara göre düzenleme gereği zeytinlik alanlara konut, turistik tesis ve konaklama tesisi yapılması yasaklandı. Zeytinlik alanda hayvan otlatanlara 3 ay yerine 6 ay hapis cezası verilecek. Kesilen her bir zeytin ağacı için verilecek para cezası 2 bin lira yerine 4 bin liraya çıkarılacak. Ayrıca zeytinlik alanlarda konut, konaklama tesisi ve turistik tesis yapılamayacak. Zeytinlik sahalara ilişkin koruma kurulunun kapsamı da değiştirilerek sivil toplum kuruluşları dahil edildi. Ticaret borsaları ile zeytin ve zeytinyağı ihracatçı birlikleri de vali başkanlığındaki kurulda üye olarak yer alacak.

Yaşam alanı doğa savunucularının tepkiyle karşıladığı tasarıya bir tepki de sanatçı Tarkan'dan gelmiş. Tarkan, zeytinliklerin imara açılması planına attığı tweetlerle isyan etmiş. Tarkan twitter hesabından, 'Zeytin ağaçları Anadolu'nun hazinesidir belleğidir. Rant için zeytin ağaçlarına kıymayın' yazmış.

Yıllardır, Kaymakçı-Ödemiş arasında gider gelirim ve gözüm hep bu yolun kuzeyindeki Bozdağ'ın güney eteklerine takılı kalır. Bu etekler çıplak ve ağaçsızdır. Tabii nedeni, yıllar içinde çıkan yangınlardır.

Hep 'Neden bu çıplak yamaçlar ağaçlarla, özellikle kestane, ceviz ve zeytinliklerle doldurulmaz?' diye sorarım kendi kendime. Devlet, buralarda yaşayan köylülere, bu yamaçları uzun süreliğine kiralayıp 'Buraların bakımını ve dikimini siz yapın' diyebilir.

Geçtiğimiz gün bir arkadaşımla Beydağ'da staj yapan öğrencilerimizin son denetlemelerini yaptık. Daha doğrusu o yaptı ben de ona eşlik ettim. İşimizi bitirdikten sonra Beydağ Barajı üstündeki belediyeye ait kır lokantasında vakit geçirdik. Güzel bir yer. Öneririm.

Barajda su seviyesi sıkıntılı. Baraj göleti içinde kalan ağaçların tepeleri gözükmeye başlamış. Küçükmenderes Sulama Birliği başkanı Özay Kaptan'ın ifade ettiğine göre Beydağ Barajı'nda su seviyesi %20'ler seviyesinde imiş. Böyle giderse baraj göleti, hiç su salınmasa bile ancak 5-6 yılda dolarmış…

Bu konuyu ayrıca değerlendirme sözü ile orada da gözümün karşı tepelere takıldığını söyleyeceğim. Biliyorsunuz Çiftlik köyü, baraj göletinin içinde kaldı. Köy, baraj nedeniyle daha yüksek bir yere taşındı.

Köyün çevresinde yeni ağaçlandırılmış yerler var. Ama çam ağacı!

Neden zeytin, incir, kestane ve ceviz değil?

Bu tepeler, örneğin Çiftlik köyü sakinlerine kiralansa ve 'Burası sizin ekmek tepeniz olsun' dense daha ekonomik bir iş yapılmış olmaz mı?

Ramazan'da hurmaya gösterdiğimiz ilgiyi zeytinden saklamayalım…