Yaşamda izleyici olmak
Bizim çocukluğumuz, gençliğimiz arabesk müziğin yasaklı olduğu yıllardı. Tek televizyon kanalı olan TRT'de arabesk müziğin önde...
Bizim çocukluğumuz, gençliğimiz arabesk müziğin yasaklı olduğu yıllardı.
Tek televizyon kanalı olan TRT'de arabesk müziğin önde gelen isimlerine yer verilmezdi.
Neden mi? Arabesk, bir alt kültür ürünü idi ve bunun yaygınlaşmaması için bir önlem yahut bir çabaydı diyebiliriz buna.
Aynı yıllar yurdumuzun en küçük ilçelerinden biri olan -ki benim memleketimdir- Kiraz'da bile bir iki edebiyat dergisini bulabileceğiniz yıllardı.
Sınıftaki en haylaz öğrenci bile defterinin ya da kitabının arasına bir çizgi roman koyar, gizlice okumanın yollarını arardı.
Takvim yapraklarının ardı okunurdu. Fıkralar, pratik bilgiler, tarih bilgileri vb. pek çok bilgiyi bulabilirdiniz orada.
Radyolar sonra.
Radyodaki roman ve öykü okuma saatleri…
Arkası yarınlar.
Ve
Radyo tiyatroları.
Şüphesiz, toplum yaşamına olumlu şeyler katıyordu bunlar.
Radyo reklamlarını da anımsatayım bu arada. Sadece birini, 'Bugün… Mart… Demirbank. İyi günler Demirbank…'
'Zamanla nasıl değişiyor insan
Hangi resmime baksam ben değilim
Nerde o güler yüzlü adam o şevk o heyecan' diye soruyor Cahit Sıtkı, Otuz Beş Yaş şiirinde.
Tıpkı şiirdeki gibi her şey, büyük bir hızla değişiyor. O yıllarda çok niteliksiz olarak değerlendirilen şeylerle günümüz popüler kültüründekilere bakıp karşılaştırma yaptığımızda inanın insanın içi acıyor.
Yazık ki her geçen gün doğru dürüst Türkçe konuşan ve yazan kişi sayısı o kadar azalıyor ki…
Anadilden, anadilimizden söz ediyorum. Türkçe'den.
Toplumdaki hızlı değişim, TV kanallarının birden bire bir pıtrak gibi doluvermesi, insanların yaşamına 'sürekli izleyen kımıltısız' insanları oluşturuverdi.
Sadece izleyen, dinlemeyi bilmeyen ve bir paragraf bile okumadan sıkılan insanlar hangi düşünceyi, hangi güzelliği geliştirebilirler?
Gün geçmiyor ki bir yerlerde şiddete dair bir haber okumayalım. Ne yapsanız, ne söyleseniz nafile.
İnsanlar izleyip geçiyor.
Yaşamda izleyici olmak… İnsanı acıtıyor.
Sevgi ve dostlukla. Umutla. İyi haftalar…