UNUTKAN BİR TOPLUMUZ…
Toplum olarak biraz unutkanız. Özellikle siyasi parti liderlerinin verdiği sözleri çabuk unutuyoruz. Bu, bir bakıma iyi....
Toplum olarak biraz unutkanız. Özellikle siyasi parti liderlerinin verdiği sözleri çabuk unutuyoruz. Bu, bir bakıma iyi. Yoksa verilen fakat yerine getirilmeyen sözleri hatırladıkça sinirlerimiz bozulacak ve mutlu olamayacağız. Unutup rahatlıyoruz ancak bu durum demokrasi açısından pek de iyi değil. Halkımızın bu özelliğini bilen bazı siyasetçiler, seçim öncesi yapamayacakları işlerin bile sözünü vererek vatandaşın oylarını aldıktan sonra bildiklerini okumaya devam ediyorlar.
Demokrasilerde halkın; siyasi partilerin verdikleri sözleri yerine getirip getirmediklerine bakarak bir sonraki seçimleri ona göre değerlendirmeleri doğru olandır. Futbol takımı tutar gibi parti tutulmaması, gerekiyorsa bir sonraki seçimlerde sözünü yerine getirmeyen partilere oy verilmeyerek bu siyasi partilerin cezalandırılmaları ve siyasete bu şekilde yön verilmesi gerekmektedir.
Geçirdiğimiz genel seçimlerde ve referandumlarda siyasiler halka öyle sözler verdiler ki insanlar bu propagandalara inanarak oylarını kullandılar. Verilen sözlere göre;
Siyasi istikrar sağlanacak, demokrasimiz güçlenecekti,
Hızlı ve etkili bir icraat başlayacak Türkiye çağ atlayacaktı,
Ülkede huzur ve güven artacak, terör sonlandırılacak, terör ülke gündeminden düşecek ve analar ağlamayacaktı.
Cumhurbaşkanı, %50'nin üzerinde oyla seçildiği için ülkede kutuplaşma azalacak, birlik beraberlik duygusu artacaktı.
Oluşacak güçlü hükümet sayesinde Türkiye bölgede ve küresel siyasette söz ve karar sahibi olacaktı. Türkiye sorun yaşayan değil, sorun çözen ülke olacaktı.
Adalet hizmetleri daha etkin yürüyecekti. Çünkü anayasaya yargının bağımsızlığı yanına tarafsızlığı da eklenmişti.
Ama bu gün ülkemizin durumuna dönüp baktığımızda;
Demokrasimiz güçlenmediği gibi, ekonomide, dış ve iç politikada, bölge politikalarında gözle görülür bir ilerleme sağlanamamış, hatta mevcudun da gerisine düşülmüştür. Ortadoğu'da bırakın söz sahibi olmayı; bizi görüşmelere bile çağırmamışlardır.
Adalet sistemi, hiçbir dönemde bu kadar adil olmaktan uzak olmamıştır. Sayın Kılıçdaroğlu'nun başlattığı 'Adalet' yürüyüşüne toplumun her kesiminden çığ gibi destek gelmesi bunun somut kanıtıdır. Bırakın ülkede birlik beraberliğin pekişmesini tam tersine izlenen politikalarla toplumda kutuplaşma daha da artmıştır.
Ödemişlilerin ve tüm ülkenin tanıdığı PKK lideri Abdullah Öcalan'ı yargılayan emekli Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, Yargıtay üyesi ve Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı Turgut Okyay; 'Son anayasa değişikliği ile yargı bağımsızlığı tamamen bitirilmiş oldu. Şu anda yargı bağımsız değildir. Bu nedenle hukukun üstünlüğü sağlanamamaktadır. Vatandaşlar, haklı oldukları konularda bile dava açmaya çekinmektedirler. Bugün ülkemizde hak ve özgürlükler ayaklar altındadır' diyerek ülkedeki durumun çok doğru bir tespitini yapmıştır.
Vatandaşlarımız; halka doğruları söylemeyen, başka bir deyişle kandıran partileri iyi tanımalı, yapılacak ilk seçimlerde kırmızı kartını göstermelidir.