Umumi tuvaletlerde boşa akan su

İki soru sorarak başlayacağım yazıma. Bu soruları herkes kendisine sorsun istiyorum.

1-Umumi tuvaletlerde su sayacı var mıdır?

2-Varsa bunun parasını kim ödüyor?

Kaymakçı'da dükkanıma yakın olan bir umumi tuvaletin suyu, rezervuarındaki arıza nedeniyle aylardır boşa akıp duruyor. Bunun yanında arızalı musluklar ve pisuarlar da önemli derecede su kaybına sebep olmaktadır. Bu su kaybının önlenmesi için acilen bakım gerekmektedir.

Kaymakçı'da dört adet umumi tuvalet var. Benim gördüğüm böyle, diğerleri nasıldır bakmak lazım. Onların da bundan çok farklı olduğunu sanmıyorum. Bir tuvaletten boşuna akan bu suyu dörtle çarparsak epey bir tutar çıkacaktır karşımıza. Boşuna akan bu suyun bedelini kim öderse ödesin bizim sırtımızda büyük bir kamburdur bu. Sorumlusu Büyükşehir ise Büyükşehir Belediyesi, ilçeyse ilçe belediyesi lütfen yerinde görerek bu kamburu gidersin.

'Bu hoca da her şeye burnunu sokmasa olmaz mı?' diyenlerin olduğunun farkındayım. Kızanlar da var, takdir edenler de. Ama ne yapayım, bu akıp giden milli değerimizi gördükçe yüreğim sızlıyor. Su 'milli ve yerli' ortak değerimizdir. Nerede olursa olsun, onu iktisatlı kullanmak zorundayız. Kişi kendi evinde boşuna akan suya nasıl seyirci kalamıyorsa umumi yerlerdekilerde de seyirci kalmamalıdır diye düşünüyorum.

İZSU, dükkanımda kullandığım bir ton su karşılığı 33 TL almaktadır. Biliyorum, 'Bunun içinde su parasının dışında başka şeyler de var diyeceksiniz. Ne derseniz deyin, vatandaş bir ton suyun dükkanlardaki fiyatı 33 TL olarak bilmektedir. Bu tuvaletlerdeki aylarca boşuna akan suyun miktarını benim bir ton karşılığı ödediğim tutara oranlarsak karşımıza korkunç bir tutar çıkacaktır. Milli ve yerli değerlere önem verenler, bu israfı düşünmelidir.

Kaymakçı'daki tuvaletlerin sorumlusu kimdir? Bunları kim kontrol ediyor? Hiç mi gören yok bu aylarca boşuna akıp giden suyu? Yazıktır, günahtır efendiler. Suyun kıymetini tükendiğinde mi anlayacağız?

Tuvaletlerden boşa akıp giden suyun bedelini ödeyen olmasa bile faturasını toplum olarak hepimiz ödüyoruz. Bugün adımıza fatura çıkmasa da verdiğimiz vergilerden alınacaktır.

Üzülerek söylüyorum ama gerçeği söylemek zorundayım. Toplum olarak suyumuzu israf ediyoruz. En açık örneğini geçen yıl Beydağ Barajı sulama suyunda gördük. Barajda beş yıl biriken suyu bir yılda bitirdik. Bu yıl baraj suyundan çok fazla faydalanabileceğimizi sanmıyorum. Su zengini bir ülke değiliz ama israfta üstümüze yoktur.

Önümüzdeki elli yıllarda suyumuzun bitmese bile çok azalacağı, Türkiye'nin çölleşeceği iddiasında bulunan bilim adamı sayısı giderek artmaktadır. Böyleyse durum çok kaygı vericidir. Bu durumda gelecek nesillerimiz su sıkıntısı çekecek demektir. Suyumuzu bilinçli kullanarak iddia edilen bu kaygı verici durumu öteleyebiliriz.

Suyumuzu, tüketiciler olarak da yöneticiler olarak da bilinçli kullanmalıyız ve kullandırmalıyız. Herkes üstüne düşen görevi savsaklamadan yapmalıdır.

Sevgi, saygı ve mutluluklar.