Tanrı mı demeli Allah mı!

Dil, bir ulusun temel taşıdır. Dil, kültürün taşıyıcısıdır. Daha önce yazdığım yazıların birinde, ülkemizde orta öğretim...

Dil, bir ulusun temel taşıdır. Dil, kültürün taşıyıcısıdır.

Daha önce yazdığım yazıların birinde, ülkemizde orta öğretim kurumlarında yabancı dil olarak sadece İngilizce'nin öğretilmesinin eksik olduğunu belirtmiş; İngilizce'nin yanında Rusça, Arapça, Farsça, Yunanca hatta Kürtçe'nin de öğretim programı içine alınması gerektiğini yazmıştım. Türkiye'de ne yazık ki hepimizin bildiği gericilik ve komünizm gibi fobiler olduğu için biz bu dillere ilgi duymamışız.

Öte yandan Türkçe'yi koruma konusunda da hep art niyetler aramışız.

Bilindiği gibi Türkçe, önce Arapça ve Farsça'nın daha sonra da Fransızca ve İngilizce'nin egemenliği altına girmiştir. Ve dilimize esas olarak milliyetçiler sahip çıkması gerekirken 1900'lerden itibaren liberaller ve solcular sahip çıkmıştır. Bu da bize özgü garip bir durumdur.

Geçtiğimiz günlerde 'Askerin yemek duası değişti' başlıklı haberleri izlemişsinizdir. Habere göre İçişleri Bakanlığı, kışlalara bir genelge göndererek bundan böyle askeriyedeki yemek dualarında 'Tanrı'mıza hamdolsun' yerine, 'Allah'ımıza hamdolsun' denileceği bildirilmiştir.

'Allah ismi yerine 'Tanrı' kelimesini kullanmak doğru mudur?' sorusu din üzerine yapılan sohbetlerde sık sık dillendirilir. Genellikle Türkçe kökenli 'Tanrı' kelimesinin kullanımı bu tartışmalardan olumsuz etkilenir. Çünkü birçok dindar, 'Tanrı' kelimesini kullanmayı günah hatta kfirlik sayar.

Dilci olmam nedeniyle konuyu az-çok biliyorum ama internet ortamında şöyle bir gezinti yapıp ilgili çevrelerin tartışmaya nasıl yaklaştıklarına baktım. Durum özetle şöyle:

Ünlü ilahiyatçı Nihat Hatipoğlu, iftar programlarının birinde bir izleyicinin 'Felsefe dersinde 'Allah' kelimesi yerine 'Tanrı' kelimesi kullanılıyor, bu günah mı?' sorusunu 'Allah, kendisi için Allah ismini seçmiştir. Bize yakışan da Allah ismini kullanmaktır' demiş.

dinimizislam.com sitesinde de özetle şöyle bir açıklama var: 'Allahü Tel'nın isimleri sonsuzdur. Bin bir ismi var diye meşhurdur. Yani isimlerden bin bir tanesini insanlara bildirmiştir. Dinimizde bunlardan 99'u bildirilmiştir. Bunlara Esma-ül hüsn denir. Allah adı yerine tanrı veya tanrı adı yerine Allah demek caiz değildir. Çünkü tanrı; ilah, mabud-put demektir. Asuriler, Türkleri güneşe, yıldızlara tapınmaya alıştırdıkları için tanyeri ağarınca güneşe tapınırlardı. Bu sebepten Güneş'in ismi, tanyeri ve nihayet tanrı oldu'

sorularlaislamiyet.com sitesinde de 'Tanrı' kelimesi 'Allah' lafzının yerini tutmaz şeklinde açıklama yapıldıktan sonra 'Ancak kişi isterse Allah'ı niyet ederek, bir yaratıcıyı kastederek, İlah ya da Tanrı diyebilir' denilmiş.

odatv.com adlı sitede yer alan bir habere göre de Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu, Dini Bilgilendirme Platformu 'Allah ismi yerine 'Tanrı' kelimesini kullanmak caiz midir?' sorusuna da yanıt vermiş. Bazı açıklamaların ardından da 'Bununla birlikte dinimizin bildirdiği mutlak kemal sahibi, noksanlardan münezzeh olan yüce Allah'ı kastetmek üzere Türkçe olarak O'nu 'Tanrı' diye anmak da İslam inancına aykırı olmaz' denilmiş.

İnançları tartışmaya açmak, kimi insanları üzer. Bu yüzden inançlar meselesinde 'İlle de sonuca gideceğiz' dememek gerekir. Bu, kişinin vicdanı ile ilgilidir.

Bugün Ortadoğu'da tartışma kültürü yeterince gelişmediği için ne yazık ki kan gövdeyi götürmektedir. Tabii savaşların tek nedeni bu değildir. Savaşların asıl nedeni, eldeki gücü bırakmamak ve kaynaklardan daha çok yararlanma isteğidir.

Gelelim 'Tanrı mı denilmeli, Allah mı?' konusuna.

Hemen belirteyim ki Allah kelimesi İslami bir kelime değildir. Çünkü peygamberimizin henüz yedi aylıkken ölen babasının adı Abdullah'tır. O halde Allah adı, İslamiyet'ten önce de Araplarda kullanılan bir isimdir.

Arapça, Farsça ve İbranice; Ortadoğu'da konuşulan üç farklı komşu dildir ve bunların kaynağı eski Sümerce ile Aramice'dir. İlah, o coğrafyada kullanılan bir isimdir ve El İlah da Arapça'daki belirtme takısı ile kullanılmış 'en büyük ilah' anlamındaki halidir. Buradaki 'El' takısı da Arapça, İbranice, Aramice ailesinin bulunduğu Sami dillerin ortak kullanımı olan, İngilizce'deki 'the', Fransızca'daki le/la, Almanca'daki der/das/die takılarıdır. Dilciler, Allah adının El İlah'tan oluşmuş olduğu konusunda hemfikirdirler.

Nitekim ilah kelimesi, Kur'an-ı Kerimde olduğu gibi ezanda da geçer: Eşhedü en l ilhe İllAllah (Şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur)

Bütün dinlerde bir yaratıcı kavramı vardır ve bu yaratıcının adı her dilde farklıdır. Farsça'da Mevla ve Hüda. İbranice'de Rab. İngilizce'de de God…

Türkler, İslamiyeti kabul etmeden önce Şamanizm, Maniheizm ve Budizm gibi dinlere inanmışlardır. Kaynaklar, Türklerde tek tanrı inancı olduğunu yazarlar ve bu yaratıcının adı Gök Tengri'dir. Gök Tengri'nin bugünkü Türkçe ile anlamı Mavi Gök'tür. Yani buradan hareketle söylersek Türkçe'de yaratıcının adı Tengri'dir. Tengri kelimesinin yanında Bayat, İdi ve Ugan gibi isimlere de eski metinlerde rastlanmıştır.

Eski Türk metinlerinde ve Dede Korkut hikayelerinde yaratıcının adı Tengri'dir. Süleyman Çelebi, Mevlid'inde hem Tanrı hem de Allah adını kullanmıştır. Osmanlı'nın ilk şeyhülislamı Molla Fenari de iki adı birden kullanmıştır.

Efendim, yabancılar filmlerde Tanrı diyormuş… Hayır efendim; hiçbir yabancı Tanrı kelimesini kullanmaz. O sadece bizim çevirmenlerin tercih ettiği Türkçe bir kelimedir.

Son olarak belirteyim ki peygamber kelimesi de Farsça kökenlidir. Arapçası nebi, Türkçesi de yalvaçtır.

Türkiye'nin artık bu tartışmaları aşmış olması gerekir.

Bakmadan Geçme