Süs bitkileri borsası
Türkiye'deki süs bitkileri üretiminin kalbi olarak kabul edilen Ödemiş'te, ara verildi mi bilmiyorum ama Süs Bitkileri...
Türkiye'deki süs bitkileri üretiminin kalbi olarak kabul edilen Ödemiş'te, ara verildi mi bilmiyorum ama Süs Bitkileri ve Fidancılık Sergisi bu yıl 15'inci kez yapıldı. Kültür Park karşısındaki Fuar Alanı'nda 17-20 Ekim tarihleri arasında açık kalan serginin değerlendirmesini ilgili kurumlar mutlaka yapacaklardır ama ben de kendi gözlemlerimi kabaca paylaşmak isterim.
Değerlendirmemin girişinde 'Doğanın tüm renkleri, iklim krizine çare olarak üretici ve alıcıyı buluşturuyor' sloganı ile gerçekleştirilen bu yılki serginin teknik altyapı olarak geçtiğimiz yıllara göre daha derli toplu ve profesyonel olduğunu söyleyebilirim.
Ödemiş Süs-Bir başkanı Muammer Ardıcak ile yaptığım görüşmede, geçtiğimiz yıllarda kimi firmaların biraz ikna biraz da zorlama yolu ile sergiye katıldıklarını fakat bu yıl fakat bu yılki katılımın gönüllülük temelinde gerçekleştiğini söyledi. Ardıcak, bu cümlesiyle Ödemiş'te atılan mayanın tuttuğunu söyledi.
Ödemiş Belediyesi'nin önceki yıllara göre bu yıl daha çok katkı yaptığını belirten Ardıcak, 'Belediye fuar alanının sergi için hazırlanmasında ne istedi isek yerine getirdi. Bir isteğimizi ikiletmedi. Bu açıdan belediye başkanımız Mehmet Eriş'e üreticiler adına teşekkür ederiz' dedi.
Yaptığım sohbetlerde kimi katılımcılar alanın üstünün örtülmesi gerektiğini belertirken, kimileri de doğal yapının zorlanmaması gerektiğini ve bu haliyle daha güzel olduğunu söylediler.
Önceki belediye yönetimi döneminde buranın üstünün örtülmesi projesi vardı hatırlarsanız. Öğrendiğim kadarı ile yüksek maliyet hesabı nedeniyle o proje çöpe gitmiş.
Bence de o kadar alanın üstünün örtülmesine gerek yok ama bir ara formül olarak, giriş bölümünün üstü örtülebilir. Bu örtülü alanda, daha küçük fuarlar organize edilebilir. Ayrıca, hastanenin bu bölgeye kaydırılması ile Ödemiş'in şehir planının doğal olarak bu yöne kayacağını hesaplarsak, bu kapalı alanda semt pazarı da kurulabilir düşüncesindeyim.
700-800 civarında farklı bitki çeşidi, yılda 55 milyon adeti aşan süs bitkisi üretimi, yaklaşık ortalama 3 milyar liralık bir gelir ve 2-3 bin ailenin bu işle ilgilendiğini düşünürsek, bu alana yatırım yapmanın yanlış olmayacağı kabul edilecektir.
Sektörün, ana gövdesi Küçükmenderes havzası. Yani üretimin %70'i Küçükmenderes'te.
'Güzel bir dünya için, iklim krizine dur demek için biz hazırız.'
İddialı bir cümle. Ödemiş'in bu iddiayı karşılayabilmesi için, üretim, bilgi ve ticaret kapasitesine hazır olması gerekir.
Neden bu işin Borsası Ödemiş'te olmasın. Ama bunun için, kaliteli üretim, programlı tanıtım ve içerik ve organizasyon açısından uluslararası boyuta ulaşan bir fuarcılık.
Süs bitkileri üretiminin en önemli özelliği, yılın dört mevsimine yayılması. Bu işin yazı-kışı ve akar-kokarı yok yani. Para etmeyen diğer ürünlere de alternatif olabilir.
İklim krizinin de tüm dünyayı kasıp kavurduğunu düşünürsek, bu işin kasaba panayırından kurtulması gerektiğini ve ziyaretçilerinin de ağırlıklı olarak kurum ve firma temsilcilerinden oluşması gerektiğini söyleyebiliriz.
Bu yıl girişte İzmir Büyük Şehir Belediyesi'nin tanıtım standı vardı. Bence iyi tasarlanmıştı. Yani İzmir Büyükşehir Belediyesi, 'buranın sahibi benim' mesajı veriyordu.
Geçtiğimiz yıllarda aynı görüntüyü İstanbul Ağaç A.Ş. veriyordu ve açıkça söylemem gerekiyorsa bu beni rahatsız ediyordu.
Bence bu politik bir tavırdı. Bu tür işlerde politik tavırlar sektöre zarar verir.
Ben bu sergi işini ara ara yazmaya devam edeceğim.
Örneğin kimi, günü kurtarmaya çalışan ve uyanık olduklarını sanan bazı üreticilerin tüketiciyi kandırmaya yönelik girişimleri. 80 lira üstünden anlaştığı ürünün 10 liralık olanlarını kargolama çalışmaları…
Kolay değil tabii bu işler…
Not: Önümüzdeki günlerde 'süs bitkileri fuarı' var. Konuyla ilgili bu yazı 22 Eylül 19 tarihli Küçükmenderes gazetesinde yayınlanmıştır. Hatırlatmak istedim…