Şiirden sonra
Edip Cansever’den birlikte okuyalım Yerçekimli Karanfil şiirinin dizelerini. “Biliyor musun en az yaşıyorsun içimde Oysaki seninle...
Edip Cansever'den birlikte okuyalım Yerçekimli Karanfil şiirinin dizelerini.
'Biliyor musun en az yaşıyorsun içimde
Oysaki seninle güzel olmak var.'
'Seninle güzel olmak var'; her başlangıçtaki o güzel dileği, temenniyi ortaya koyuyor. Siz ne olmaya çalışıyorsunuz? Birlikte güzel olmak mı yoksa tek başına bölüşülmemiş bir güzellik mi? Ayrık ayrık güzellikler ve dokunuşlarda tek olma çabası.
Zorun zor ile birleştiği nokta, gözyaşından ibarettir. Başka bir birleşme beklerseniz ondan doğan da acı ve keder olacaktır sadece. Maya, özsu ne ise renk, koku, tat da onun bir devamı olacaktır.
Çekim üzerine yazılabilir pek çok şey var elbette. 'Para, parayı çeker' derler. Ne doğru sözdür. Öyle bir çekim vardır ki parası çok olanın cebindeki, cebinde az parası olanınkini çekip alıverir. Çok kazanan, daha çoğunu az çalışmayla sahip olurken az kazanan daha çok çalışmayla azına razı gelir. Pek öyle kolay da değiştirilemez bu.
Kavgalar da çeker birbirini. Bugün kavga ettiğiniz kişiden hırsınızı alamamış iseniz bir punduna getirip intikamınızı almak için zaman kollarsınız. İkinci raundu başlar kavganın. Bir güç gösterisidir bu. Bazen fiziksel gücün, bazen da zekanın üstün geldiği.
Acılar da çeker birbirini. Çekilen acılar, sıkıntılar kişinin algısını düşürür. Daha az şeyi algılamak, daha çok hata yapmak anlamına gelir. Çok üzücü bir nedenden dolayı dalgın dalgın yürüyorsanız, bir araba tarafından çarpılmamış olmanız, şansınızın yaver gittiğinin bir göstergesidir. Her acı, başka bir acının davetiyesi gibidir. Öyle güçlü bir bağ vardır ki aralarında, birinin kalktığı sandalyeye hemen bir başkası oturur.
Bir de fotoğraf çekimi var. Mutlu ya da acı anlarınızı ölümsüzleştiren. Söz konusu olan mutlu bir an ise hem gören hem görünen, büyük keyif alır bundan
Dilimizdeki en kolay şeylerden biri de eylem (fiil) çekimidir. Bu konuyu öğrenmekte pek çok öğrenci çok keyif alır.
Bilmedim
Bilmedin
Bilmedi
Bilmedik
Bilmediniz
Bilmediler.
Burada geçmişte bilinmeme, kişilere göre ifade ediliyor. Bir de aynı fiili başka bir kiple çekimleyelim. Dilek kipiyle.
Bilsem
Bilsen
Bilse
Bilsek
Bilseniz
Bilseler
Geçmişte bilemediklerimizin bize bıraktığı şey çekimli acılardır. Ki bu acılar, hep birbirlerini sürüklemiş ve artmışlardır.
Şöyle bir göz atın gerçek yaşam öykülerine. Acıyla yoğrulmuş yaşamları görünce şu soruyu sormaktan kendinizi alamazsınız:
'Hiç mi doğru bir şeyler yapmadılar?'
Konu ya da durum ne olursa olsun yanlış başlayan işlerin pek de doğru gitme şansı yoktur. Bu kadarı, gereksiz bir iyimserlikten ibarettir.
Bilmek, bir koşul olarak yerine getirildiğinde önünüze çıkan engelleri aşma konusunda kendinizi daha güçlü hissedersiniz. İnsanın kendini en güçsüz hissettiği zamanlar, herhangi bir şeye hazırlıksız yakalandığı anlardır.
Bilgi, olumlu şeyleri çeker. İyiliğin, güzelliğin çekimini arttırır.
Sizi ne çekiyor ise o yöne dönüp bakınız. İrdeleyiniz. Güzelliklerde olumlu çabalarınızı göreceksiniz.
Sevgi, dostluk ve umutla…