Jeotermale karşı yürüdüler
Aydın'da önümüzdeki dönemde ihaleye çıkacak olan Jeotermal Santral alanlarının çevreye ve canlı yaşam alanlarına verecek olduğu...
Aydın'da önümüzdeki dönemde ihaleye çıkacak olan Jeotermal Santral alanlarının çevreye ve canlı yaşam alanlarına verecek olduğu zarar sebebiyle Aydın Çevre Platformu (AYÇEP), Efeler Belediyesi ile Aydın Tabip Odası öncülüğünde 'Jeotermale hayır' yürüyüşü, perşembe günü Aydın'da yapıldı.
'Zenginliklerimiz, ranta feda edilemez'
Aydın Atatürk Meydanı'nda gerçekleştirilen yürüyüşe Ödemiş Kent Konseyi Başkanı Mehmet Taşlı ile CHP İlçe Teşkilatı'nı temsilen Erdem Boyacı katıldı. Taşlı, 'Bu yürüyüşe Ödemiş Kent Konseyi üyelerimiz ve Küçük Menderes Havzası Koza Hareketi Derneği (Koza-Der) adına katıldım. Doğal zenginliklerimiz, ranta feda edilemez. Santrallerin bulunduğu yerlerin yakınındaki yaşam alanları tamamen yok olmuş durumda. Yaşam alanlarını yok edecek jeotermale karşı olmaya devam edeceğiz' dedi.
'Verimli arazilere 64 adet santral kurulmak isteniyor'
Taşlı, 'Tehlike uzakta değil. Tehlike hemen yanımızda ve her zaman bizimle beraber olacak. Rant uğruna enerji elde etmek amacıyla hemen yanı başımızdaki coğrafyada tarım alanlarına, ormanlara, su havzalarına, yerleşim yerlerine, kültür ve tarih varlıklarının bulunduğu alanlara da 64 adet daha jeotermal santral kurulmak isteniyor. Bizim ilimizde de yapılmak istenen bu santrallerin hayata geçmesiyle canlı yaşamı diye bir şey kalmayacaktır. Önce canlı türleri ve insanlarda hastalıklar ardından üründeki ve tarımdaki gelir kaybı, iflaslar, göçler ve sosyal sorunlar yumağı oluşacaktır. Bu cennet coğrafya terk edilmiş, çorak bir çöl gibi kalacaktır. Bu projeler yapılamaz. Yapılsa da sürdürülemez. Halkın canından rızkından ve doğasından çalarak gelir elde edilemez' ifadelerini kullandı.
'Rant için halkımız kurban edilemez'
Bu tesisleri yapma niyeti olan işletme sahiplerine seslenen Taşlı, şunları söyledi: 'Bu noktadan sonra enerji sektöründeki arz fazlası sebebiyle açılacak işletmelerin hepsi zarar ve iflas riskiyle yaşayacak. İçlerinden tesadüfen birkaçı belki ticari olarak başarılı olabilir. Ama bu başarı da meşru haklı ve refah bir kazanç olmayacaktır. Bu kazanç; vatandaşın rızkını, sağlığını, doğasını ve geleceğini yok ederek elde edilen bir kazanç olacağından helal bir kazanç olamaz. Ahlı bir kazanç olacaktır ve bu faaliyetler halka rağmen sürdürülemez. Özetle rant için halkımız, doğamız ve geleceğimiz kurban edilemez. Bu anlamda biz de çevreye zarar verecek olan gerek bölgemizde gerekse diğer bölgelerdeki çevre mücadelesi içinde olan doğasever kurum ve kişilerle devamlı işbirliği içinde olacağız. Onlara gücümüz yettiğince destek vereceğiz.'
Ece Köseoğlu