İZ BIRAKANLAR – ALİ HAYDAR EFENDİ

  ''HÜRRİYETE AŞIK OLAN VE BU UĞURDA KANLARININ SON DAMLASINI AKITMAYA HER AN HAZIR BULUNAN 85...

 

''HÜRRİYETE AŞIK OLAN VE BU UĞURDA KANLARININ SON DAMLASINI AKITMAYA HER AN HAZIR BULUNAN 85 BİN NÜFUSU AŞKIN, FEDAKARLIK VE YİĞİTLİĞİ İLE ÜNLÜ İLÇEMİZ SAKİNLERİNİN YIKIM VE ZORBALIK ÜRÜNÜ HÜKÜMETİNİZE ZERRE KADAR GÜVENİ YOKTUR. ''

Yeşilin her tonundan nasibi almış, mert ve yiğit insanların yaşadığı efeler diyarı olarak bilinen Ödemiş ilçesi birçok tarihe iz vuracak nitelikte yöneticiler yetiştirmiştir. İşte 1899 yılında belediye başkanı seçilen 1909 yılına kadar ilçede belediye başkanlığı görevini sürdüren Ali Haydar Efendi kamu görevini sürdürürken o günün koşullarında kaza idare heyeti katipliği yani bugünkü kaymakamlıktaki yazı işleri müdürü gibiydi o dönemde ilçenin idare heyeti katibi bir ölçüde kent yöneticisi kadı ya da mutasarrıfa birinci derecede yardım eden yazı işleri müdürü fonksiyonunu görüyordu o tarihte ilçede böylesi önemli bir göreve gelebilmek için Ali Haydar Bey'in bu görevin gerektirdiği bilgi ve eğitime sahip olduğu kuşkusuzdur. 1899 yılında belediye başkanlığı görevine geldiğinde aynı zamanda ticaret odası başkanlığı görevini de yönetmekteydi. Ödemiş için bir rehber niteliğinde kitaplar yazan Halil Dural ve Munis Armağan 12. Belediye başkanı olarak Ali Haydar Efendiyi göstermişlerdir. Ali Haydar Efendi bu görevi en uzun süre yürüten başkan olma özelliğini de korumaktadır. Ali Haydar Beyin dikkat çeken en önemli olayı o dönemin Sadrazamı Tevfik Paşaya gönderdiği telgraftır. Ödemiş halkı adına o günün ve bugünün koşullarına göre sert ve dik duruşlu telgrafı 7 Nisan 1909 da göndermiştir.

Zorba yönetimin sadrazamı Tevfik Paşaya hitabıyla başlayan telgrafında dikkat çeken şu cümleleri yazmıştır:

''Hürriyete aşık olan ve bu uğurda kanlarının son damlasını akıtmaya her an hazır bulunan 85 bin nüfusu aşkın, fedakarlık ve yiğitliği ile ünlü ilçemiz sakinlerinin yıkım ve zorbalık ürünü hükümetinize zerre kadar güveni yoktur. ''

''… Bu görevi (sadrazamlığı) kan döktürmek için aldıysanız bu alçaklıktır, hainliktir…''

''…görevden ayrıl… Yoksa indireceğiz.''

Bu büyük sözleri yazıp böyle bir telgraf çekmesinin nedeni 2. Abdülhamid'in 1 meşrutiyetle kurulan mebuslar meclisini süresiz tatil etmesi dönemin anayasası kanuni esasiyi yürürlükten kaldırarak sıkı ve baskıcı politikalarla halkı adeta boğuyordu. Abdülhamit yönetiminde ilerici ve özgürlükçü aydınlar zarar görüyordu, ancak bu aydınlar gazeteciler yazarlar ve ittihat ve Terakkiciler 2. Meşrutiyetin ilanı için inatla savaş veriyor ve uğraşıyorlardı. Bu telgrafın gönderilme nedeni kısacası bu sebeplere dayanmaktadır.

Sözlerimin başında, Ödemişimizin Efelik ve Zeybekliğin ön planda ruhumuzda ve damarlarımızdaki kanda aktığını belirtiyor ve buna karşılık Sadrazam ve Devlet'e karşı gelecek kadar cesur millet, vatan sevgisiyle dolup taşan Ödemiş halkımız işte böyle cesur ve mert bir belediye başkanı yetiştirmiştir. Kendisi 1909 yılında hayata gözlerini yummuştur. Allah'tan Rahmet Diliyoruz.

Bakmadan Geçme