Her şey yolunda!
TV'yi ne kadar yakından takip ediyorsunuz ve ağırlıklı olarak hangi programları izliyorsunuz bilemiyorum ama e-sosyal medyada...
TV'yi ne kadar yakından takip ediyorsunuz ve ağırlıklı olarak hangi programları izliyorsunuz bilemiyorum ama e-sosyal medyada karşılaştığım konuyla ilgili bir yazıyı dikkatinize sunmak istiyorum. Yazıyı temel alıp bazı ekleme ve çıkarmalar yaptığımı da belirterek özellikle dizilerde karşılaştığımız konular ve kişiliklerin özelliklerini ben de sizinle paylaşmak istiyorum:
Dizi kahramanları, fabrika ve tarla gibi somut bir üretim içinde olmadan bol para kazanıyor olmalı. İş yerleri hep rezidans olmalı. İşçi ve esnaf rolleri bulunsa da silik olmalı. Paranın nereden ve nasıl geldiği de belli olmamalı. Harcama yaparken hep cömert olunmalı.
Lüks harcama özendirilmeli, herkesin hayali maddi zenginlik olmalı. Yalılar, villalar amaç olmalı; insanlar olağanüstü lüks bir yaşama yönlendirilmeli.
Dizi kahramanları, sanki her an birbiriyle öpüşecekmiş gibi yüz yüze ve soluk soluğa konuşmalı.
Nelere değinsek ki!
Örneğin; istemediğin biriyle evlendiysen ona ihanet edebilir, başkasıyla aşk yaşayabilirsin. Sevdiğin kişi başkasıyla evlendiyse onların yuvasını bozabilirsin.
Evde ilgi görmeyen adam, dışarıda karısını aldatmalı ve bütün suç kadına yüklenmeli. Adamın yaptığı da masum gösterilmelidir.
Yeni elbiseler, ayakkabılar olmalı; alışveriş için hep lüks yerler tercih edilmelidir.
Kötü bir olaydan sonra içki içip etrafı dağıtabilirsin.
Kötüler daima güçlüdür. İyiler ise ezilmeye mahkumdur.
Kavga eden, şiddet uygulayan, hırsızlık ve gasp yapan başrol oyuncuları, güler yüzlü ve yakışıklı olmalı ve şiddeti hep haklı nedenlerle yapmalı.
Aile anneleri de hep despot olmalı, babalar da daima sert ve anlayışsız. Çocuklar her zaman haklıdır. Gençler hep haklı çıkmalı, başına buyruk hareket etmeli ve kız-erkek meseleleri dışında başka da dertleri olmamalı.
Yemek programları benzeri programlara çıkarılacak kayınvalide ve kadınlar; hazırcevap, dişli ve çaçaron olmalı ki ekrandaki izleyiciler, 'Ha şimdi kavga çıkacak' diye beklemeli. Kaynanalar hep kötü rol oynamalı, sürekli olarak damadının/gelininin kuyusunu kazmalı.
Birbirlerinin kuyusunu kazan insanlar, hep maskeler ile dolaşmalı ve suç, daima bir iki kişinin üzerine yıkılmalı.
Bir de 'bizim kahramanlarımız' ve 'teröristler' olmalı. Kahramanlarımız iyi insanlar, teröristler de kötü insan olmalı…
Sıradan, ortalama bir hayat yoktur. Ya diptesindir ya tepede. Bunun ortası yoktur.
Yedi düveli dize getiren Osmanlı dizilerine hiç girmeyelim…
'Ülkede her şey yolunda gidiyor!' Siyaset de hiç olmamalı. Verilmesi gereken bir mesaj ve anlatılacak bir şey de yok zaten.
İnsanlar kimseye güvenmesin… Bireyselleştir, yalnızlığa it, bilinçsizleştir…
Kahrol TTB!
Şimdi soralım: Her şey yolunda mı?