Hayvancılıkta süt verimi
İneklerde süt verimini etkileyen faktörleri ırk, yaş, canlı ağırlık, laktasyon dönemi, günlük sağım sayısı, kızgınlık, beslenme,...
İneklerde süt verimini etkileyen faktörleri ırk, yaş, canlı ağırlık, laktasyon dönemi, günlük sağım sayısı, kızgınlık, beslenme, çevre ısısı, buzağılama mevsimi, kuruda kalma süresi, hastalıklar ve egzersiz olarak sayabiliriz.
1. Irk: Bir inekten alınacak süt miktarını belirleyen en temel faktörlerdendir. Çevre şartları ne kadar iyileştirilirse iyileştirilsin genetik yapının belirlediği tavan sınırının üstüne çıkılamaz. Genetik, yetenek bakım ve beslemeyle desteklenmedikçe iyi sonuç alınamadığı gibi, genetik yeteneği olmayan ineklerden de istenen verimi almak mümkün değildir. En çok süt veren ırklar, kültür ırklarıdır. Kültür ırklarından Siyah Alacalar 6000-9000 kg, Esmerler 5000-7000 kg, Simentaller 5000-7000 kg ve Jerseyler 4000-5000 kg yıllık süt vermektedir. Yerli ırklarımızın süt verimleri düşüktür. Yerli ırklarımız arasında en iyi olan Güney Anadolu Kırmızısı'dır ve yıllık 1500-2500 kg süt verir.
2. Yaş: Bir ineğin süt verdiği döneme 'Laktasyon' denir. Laktasyon sayılarının ilerlemesine paralel olarak ineklerin süt verimlerinde artış olur. İlk laktasyonda düşük olan süt verimi, her geçen yıl artar. Bu artış, 4.laktasyona yani 6-7 yaşına kadar sürer. 4.laktasyondan sonra süt verimi tekrar azalmaya başlar.
3. Canlı Ağırlık: Aynı ırktaki iri yapılı inekler, daha fazla süt verirler. Canlı ağırlık ile süt verimi arasındaki ilişkiden söz edildiği zaman, aynı yaştaki ve aynı ırktaki inekler dikkate alınmalıdır. İri yapılı ırklar, iyi kaliteli ve zengin çayırlara daha çok gereksinim duyarlar.
4. Laktasyon Dönemi: İneklerde süt verimi, doğumu takip eden ilk günlerde artmaya başlar ve bu artış sağımın ilk iki ayında en yüksek noktaya ulaşır. İkinci aydan sonra süt verimi yavaş yavaş düşmeye başlar, süt verimindeki düşüş aylık olarak % 10-15 arasında değişir. Daha iyi yönetilen ve dengeli beslenen sürülerde bu düşüş daha az olur. Laktasyonun sonlarına doğru süt verimi azalır.
5. Günlük Sağım Sayısı, Aralığı ve Süresi: Süt sığırcılığında genel olarak günde iki kez 12 saat ara ile sağım uygulanır. Sağım sayısının artması ile süt veriminde de artma meydana gelir. Günde ikiden fazla sağım, yüksek besleme düzeyinde ve yüksek verimli ineklerde yapılmalıdır. Düşük besleme düzeyi uygulanan sürülerde ve düşük verimli ineklerde sağım sayısının artması ile süt veriminde çok az artış olmaktadır. Bu da işçilik giderlerini karşılamayabilir. Sağımın 6-7 dakika sürmesi idealdir. Sağım süresinin dört dakikadan az olması, verimin azalmasına yol açar. Sekiz dakikadan fazla sağım ise strese yol açıp enfeksiyonlara yakalanma şansını artırır.
6. Kızgınlık, Gebelik ve İkiz Doğum: İneklerde 21 gün aralıklarla tekrarlanan ve 24 saat süren kızgınlık sırasında, süt veriminde bir azalma olur. İnek gebe kaldıktan sonra hormonların etkisi ile yine süt verimi azalır. Bu azalma, gebeliğin 5. ayında kendini hissettirir, gebeliğin son döneminde süt verimi dikkate değer derecede düşer. İkiz doğumunda süt verimini azalttığı bildirilmektedir.
7. Beslenme: Yüksek bir süt veriminin sağlanması için hayvanın gereksinim duyduğu besin maddelerinin yeterli ve dengeli bir şekilde sağlanması gerekir. Süt inekleri, hem süt verdikleri dönemde hem de kuruda kaldıkları dönemde miktar ve kalite olarak belli bir oranda yem almalıdırlar. Rasyon adını verdiğimiz bu oran, günde 20 litreye kadar süt veren ineklerde daha kolay ayarlanabilir. Ancak 20 litreden fazla günlük süt verimi olan ineklerde rasyona mutlaka bazı yem katkı maddeleri katmak gerekir. Laktasyonun ilk birkaç aylık döneminde yemdeki enerji, mümkün olduğu kadar yüksek tutulmalıdır. Zengin ve iyi çayırlar, ineklerin günde 7 kg kadar süt vermelerini sağlayabilir. Verilen kesif yemin her 1 kg'ı için 2,5 kg süt beklenir. Hayvanların istedikleri an su içebilecekleri şekilde önlerinde su bulunması sağlanmalı, suyun temiz ve çok soğuk olmamasına dikkat edilmelidir. Laktasyon sonundaki ve kuru dönemdeki aşırı besleme, doğum sonrası yem alımının düşük olmasına neden olur. Ayrıca başta ketosis olmak üzere bazı metabolik hastalıkların artmasına yol açar. Doğal olarak bu durum, yüksek süt veriminin düşmesine neden olur. Bazı zehirli tohumların, mikotoksinlerin veya yabancı maddelerin yenmesi, ani süt düşüşlerine neden olur. Kesif yem oranının çok yüksek olması da işkembe dengesini bozarak süt veriminin düşmesine neden olur.
8. Çevre Isısı: Sütçü ırklar için en uygun ısı ortamı, 5-15 °C'dir. Bu ısı aralığındaki değişmeler, süt veriminde dikkate değer düzeyde bir farka neden olmaz. Çevre ısısının artması ile yem tüketimi ve dolayısıyla süt verimi azalır. Süt verimindeki azalma, çevre ısısının 25 derecenin üzerine çıkması ile belirgin hale gelir. Ufak yapılı ırklar, iri yapılı ırklara göre çevre ısısına daha dayanıklıdır. Jerseyler, Esmerlere ve Siyah Alacalara göre çevre ısısındaki artışa daha dayanıklıdır. Isı artmasının aksine ısı azalmasında iri yapılı ırklar, ufak yapılı ırklara göre daha dayanıklı olurlar.
9. Buzağılama Mevsimi: Sonbaharda buzağılayan ineklerden en yüksek, yazın buzağılayanlardan ise en düşük düzeyde süt verimi alınır. Sonbahar ve kışın buzağılayan inekler, laktasyonun normal seyrine uygun bir şekilde ilk 3-4 ay yüksek düzeyde süt verirler. Bu süreyi izleyen ilkbaharla birlikte çayırlar gelişir ve çayırlardan yararlanan sağmal inekler, yüksek süt verim düzeyini mevsim boyu koruyabilirler. Yazın buzağılayan hayvanlar ise genellikle sararmış ve vakti geçmiş çayırlarla karşılaşırlar. İlk 2-3 ay yüksek olan süt verim düzeyi; kış mevsiminde iklim, yem ve olumsuz çevre şartları karşısında düşer. Buna bağlı olarak laktasyon süt verimi de düşük olur. Yani en fazla süt sonbaharda buzağılayan, sonra kışın ve ilkbaharda buzağılayan ineklerden alınır. En az sütü ise yazın buzağılayan inekler verirler.
10. Kuruda Kalma Süresi: Laktasyon dönemi sonunda memede süt salgılanmasının durması olayına ineğin kuruya çıkması denir. Kuruya çıkma ile bir sonraki buzağılama arasındaki süre de kuru dönemdir. Kuru dönem, hayvan vücudunun ve meme dokusunun dinlenmesi, bir sonraki laktasyona hazırlanması için gereklidir. On ay sağılıp iki ay kuruda bırakılan ineklerin süt verimi daha fazla olur.
11. Hastalıklar: Süt inekleri sağlıklı bir meme, ayak ve işkembe yapısına sahip oldukları zaman sağlıklı ve bol süt verirler. Görünen veya gizli sindirim bozuklukları ile mastitis (meme iltihabı) olayları süt ineklerinin verimini azaltır. İneklerde mastitis, şiddetine göre % 5-25 oranında süt azalmasına sebep olur. Ayak hastalıkları, tırnak çürüğü ve tırnakların uzaması süt verimini düşürür. İç ve dış parazitler kansızlığa yol açarak süt verimini düşürebilir.
12. Egzersiz: Her gün yapılacak orta derecede hareket ineklerde süt veriminin artmasına yol açar. Barınaklarda devamlı bağlı tutulan inekler, günde en az bir kez serbest bırakılarak gezinmeleri sağlanmalıdır. Bu gezinme, vücut ısısının dengelenmesi için de önemlidir. Çok fazla veya daha az egsersiz süt verimini azaltır.