Ha gayret

Uçmak istiyorsan eğer kanat çırpmayı öğrenmen gerek. Kanat çırpmadan uçamazsın ve ulaşmak istediğin yere gitmeni sağlayacak...

Uçmak istiyorsan eğer kanat çırpmayı öğrenmen gerek. Kanat çırpmadan uçamazsın ve ulaşmak istediğin yere gitmeni sağlayacak mesafeleri kat edemezsin. 'En küçük eylem, en büyük niyetten daha güçlüdür' demiş John Burroughs. Niyetler, hedefler, düşünceler büyük ama icraat yok. Olur mu? Tabi ki olmaz. Sen ne kadar büyük düşünürsen düşün, harekete geçmezsen düşünceni gerçekleştiremezsin. Yani bütün gelişmeler, eylemlilik üzerine kurulmuş. Kimse, 'Aaaa bu ne güzel düşünüyor, ne güzel hedefleri var, hadi onu hedefine ulaştıralım' demiyor, demez de dememesi de doğal olanı. Her zaman emeğin karşılığı var ve insana emeğinin karşılığı yakışır öyle değil mi?

Yeni nesilde 'En iyisi benim olmalı, en güzele ulaşmalıyım' düşüncesi hakim. Aslında insan olmanın getirisi belki de bu. Düşünen, muhakeme eden ve ileriyi, geriyi düşünüp yorumlayabilen mahluk olmanın doğal sonucu. Sıkıntı, düşünceden ziyade sonuca ulaşma aceleciliğinde. Çok yorulmadan, çabalamadan 'Bunlar benim olmalı' düşüncesi yanlış olan. Belki de her şeye çabuk ulaşabilen bir nesil yetiştirdik. İstediğine hemen erişsin diye biz ailelerin sunduğu imkanlar, bu anlayışın gelişmesine neden oluyor.

Toplulukların kaderi, onu oluşturan bireylerin işlerini en iyi şekilde yapmalarıyla paralellik gösterir. Geleceği inşa edecek zihinlerin de bu anlayışla yol alması önemli bu çerçeveden bakınca. Yani attıkları her adım, yaptıkları her güzel şey sadece kendilerine değil topluma, toplumun geleceğine de yatırım demek. Aydınlık yarınlar için bugünden ışığı depolamak gerek.

'Niye bu kadar laf ettin?' diyebilirsiniz. Biz yetişkinler, elbette tecrübelerimiz sayesinde gençlerin göremediklerini görebiliyoruz. Yaşadığımız deneyimleri gençlere aktarmak, onlara ışık tutmak bizim vazifemiz. Hani şikayet ediyoruz ya, 'Şikayet edeceğine kalk bir mum yak' demişler o misal. Biz, üzerimize düşeni hakkıyla yerine getirip onlara yol gösterici olursak, birikimimizden istifade etmelerine -usulünce- yardımcı olursak sanki işler yoluna girecek gibime geliyor. Yani işin büyüğü bize düşüyor. Yetişkinler, yetişenlerden biz sorumluyuz vesselam.

ince bir filiz,

sürgün

dal budak ister.

dallanıp

budaklanmaya

yürek ister.

yüreklenmek için

destek

destek için

gayret ister.

Hadi bir gayret…

Bakmadan Geçme