GÖKDEMİR: -TÜRKİYE’DE YENİ TARİH YAZILIYOR 

 Eğitim-Sen Ödemiş Temsilciliği'nin düzenlediği 'İlkkurşun'dan Laik Cumhuriyet'e' başlıklı etkinlik Ödemiş Belediyesi Nikh Salonu'nda gerçekleştirildi. Söyleşiye konuşmacı olarak Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oktay Gökdemir katıldı.

15 Mayıs 1919 İzmir'in işgali ve buna bağlı direnişin sembolü olan Hacıilyas'ta (İlkkurşun Köyü) ilk örgütlü silahlı mücadelenin başlangıcı olarak görülen gecenin yıldönümü vesilesiyle düzenlenen etkinliğe eğitimciler, avukatlar, sivil toplum örgütü üyeleri, tarihe, toplum ve kültüre meraklı Ödemişliler katıldı.

 'HACIİLYAS'TA ATILAN İLK KURŞUN LAİK CUMHURİYET'E GİDEN YOLU AÇMIŞTIR'

Söyleşi sendika temsilcisi Selim Şahan'ın konuşmasıyla başladı. Şahan konuşmasında geride bıraktığımız hafta sonu gerçekleştirilen 'laik eğitim-laik yaşam' bölge mitinglerinin bir bölümünün güvenlik gerekçesiyle iptal edilmesini, ancak Fetih Şöleni gibi büyük organizasyonların gerçekleştirmesini anlamlı bulduğunu hatırlattı. Söyleşi gününün tarihi önemine vurgu yapan Şahan, bu direnişin Laik Cumhuriyet'e giden yolu açtığını ifade etti.

Konuşmasını laiklik sözcüğünün Latince anlamından yola çıkarak farklı dillerde yorumlanma ve kullanım biçimlerine değinerek sürdüren Şahan, laikliğin gelecek yıllarda Türkiye için daha çok önemli olacağının altını çizerek konunun neden bugün ana gündem maddesi olması gerektiğini vurguladı.

 '100 YILLIK BİR GEÇMİŞ MUHASEBESİ YAPMAK ZORUNDAYIZ'

Oktay Gökdemir de 31 Mayıs 1919'un yıldönümünü ve bugünün önemini hatırlatarak tarihin bu gibi örneklerinin geride bıraktığımız dönemsellikler üzerine düşünmeyi zorunlu kıldığını, var olduğumuz ve var ettiğimiz, içinde yaşadığımız koşullar dolayısıyla 100 yıllık bir muhasebe yapmaya zorunlu olduğumuzu, bir özeleştiriye ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Yrd. Doç. Dr. Gökdemir şöyle devam etti:

 'BİR RESTORASYON DÖNEMİ İÇİNDEYİZ'

'Bir restorasyon dönemi içindeyiz diye düşünüyorum, bu restorasyon eskiyi yeniden diriltme çabasıdır. Bunu tarihçi olarak rahatlıkla söyleyebilirim. Bu sonuca nasıl varıyoruz: Temel değerler tırpanlanmış, eğitim ve kültürel sistem tümüyle bu değerlerden kopmuş, sosyolojik yapı yeni bir iktisadi altyapı oluşturmuş. Tüm bunlar bu yönetimin Türkiye için öngördüğü restorasyondur, Cumhuriyet'in temel değerleriyle hesaplaşmasıdır, bu restorasyonun Cumhuriyet'in temel kazanımlarıyla ilgisi yoktur. Yeni bir değerler sistemi yaratılmıştır.'

'NEO-LİBERALİZM SOSUNA BULANMIŞ MUHAFAZAKRLAŞMA MODELİ'

23 Nisan'a alternatif Kutlu Doğum Haftası, 19 Mayıs'a alternatif Fetih Şöleni gibi etkinlikler yaratılarak yeni değerler sistemi oluşturulduğunu ifade eden Gökdemir, şu anki yönetimin neo-liberalizm sosuna bulanmış bir muhafazakarlık modeli olduğunu kaydetti. Devletin temel ideolojik reflekslerinin değiştiğini vurgulayan Oktay Gökdemir, yeni devletin sosyal, hukuk ve laik devlet gibi ilkelere ihtiyacı olmadığını söyledi.

 'YENİ BİR BİRLİKTELİK ANLAYIŞI İNŞA ETMELİYİZ'

Ne yapmalıyız diye herkesin kendisine sorması gerektiğini söyleyen Gökdemir, içinde bulunduğumuz katı kutuplaşmayı kırmak için yeni bir birliktelik inşa etmeliyiz diye konuştu.

Etnisite ve kimlikleri inkar etmeden ancak bunları politik argüman içinde eriten yeni yaşam formları arayışının önemine vurgu yaptı. Türkiye'de tarihi süreç içinde 'Gezi' olaylarında bunun başarıldığını, 7 Haziran seçimlerinin de Gezi'nin bir kazanımı olduğunu belirten Gökdemir, dağınık ve beceriksiz muhalefet örneklerinin Türkiye'de önemli bir fırsatı yitirdiğini anlattı.

Konuşmanın sonunda gerçekleştirilen soru ve cevapların ardından özeleştiri ve laiklik vurgusuyla gece sona erdi.

Gülten Kır