Gereli Kooperatifi
Dillerin tarihi, bir dildeki kelimelerin nasıl ortaya çıktığı konusunda henüz net bilgiler ortaya koyabilmiş değildir. En...
Dillerin tarihi, bir dildeki kelimelerin nasıl ortaya çıktığı konusunda henüz net bilgiler ortaya koyabilmiş değildir. En yaygın inanç, doğadaki ses taklitlerinden yani yansımalarından çıktığı çerçevesindedir. Seslerin yazılmasını sağlayan harfler de öyledir.
Dil, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış gizli anlaşmalar sistemidir.
'Yeryüzünde kaç dil vardı, bunlardan kaçı hala kullanılmaktadır?' gibi soruların da sanıyorum tam bilgisi yoktur.
Bir de 'Dil, lastik gibidir' derler ama ben bu söze katılmam. Lastik gibi olan dil değil, onu kullanan insanlardır. Örneğin, 'esnaf' kelimesi, bize Arapçadan geçmiştir ve sınıf kelimesinin çoğuludur. Daha ayrıntılısı, 'sınıflar, meslek grupları, loncalar' demektir.
Pandemi dolayısıyla bugünlerde gündemde ya! Esnaf, 'küçük çapta ticaretle ya da el zanaatlarından biriyle uğraşan kimseler' demektir. TDK sözlüğü, şöyle bir örnek göstermiş: 'Esnaf, müşterisizlikten yakınıyor.'
Bir de mecazi anlamı var: 'Başlıca kaygısı çok para kazanmak olan ve bu uğurda mesleğini yozlaştıran kimse.' Ona da şu örnek verilmiş: 'O doktor esnaftır, başkasını bul sen.'
İnternette gezinirken Kocaeli Gazetesi yazarı M. Tanzer Ünal'ın bir yazısı ile karşılaştım. Yazının başlığı, 'Artık yerli ve milli olmayanlar listesinde son durum' idi.
Ünal, yerli ve milli olmayan firmaları sıralamış. Ben, yasal nedenlerden dolayı marka adı yazmayacağım çünkü dava konusu olabilir ve yüklü miktarda ceza ödemeyle karşı karşıya kalabilirim.
Her yerde pıtırak gibi biten mağazalardan ister istemez alışveriş ediyoruz. Özellikle bunlardan birinde satılan kutu süt ve yoğurdu tercih ediyoruz. Adları da insana pek dost, hatta yerli ve milli geliyor hani.
Fakat o da ne! Sadece adı Türkçe imiş. Yabancılara satılmış.
Ünal, yazısının sonunu şöyle bağlamış:
'Marka Türk ama sahipleri yabancı. Aklınıza ne gelirse… İçtiğimiz sudan, yudumladığımız çaydan, kullandığımız şampuandan, keyif masalarındaki rakıdan tutun da günlük yaşamımızda kullandığımız pek çok ürün, artık bizim değil. 'Bizim' diyebileceğimiz ürün sayısı, her geçen gün biraz daha azalıyor. Her fırsatta 'yerli ve milli' böbürlenmesi yapanlar, bu gerçeği bilmiyorlar mı?
Bal gibi biliyorlar…'
Yerli, bir yere ait demektir. Yerel ve yöresel kelimelerinin de anlamı buna yakındır: 'Bu yöreye ait.'
Şimdi siz 'Yeni Rakı'mız var' diyeceksiniz belki ama o da önce Amerika'ya, daha sonra İngilizlere satılmış. Filiz Makarna, İtalyanlara gitmiş… Hacı Şakir, Amerika'ya… Demirdöküm yerli biliyordum, o da Almanlara satılmış…
Peki Of Çay!
Ben, Hopa Kooperatifi tarafından üretilen Hopa Çay içiyorum. Nereden mi satın alıyorum?
Tabii ki Gereli Kooperatifi'nden… Ödemiş'te üç mağaza açtıktan sonra dördüncü mağazayı Beydağ'da açıyor. Dilerim beşinciyi de Kaymakçı'da açarlar…
Hayat Su da Fransız Danone'ye satılmış.