Emir-demir meselesi
Ödemiş'in iki büyük parkı bildiğimiz gibi tadilat/yenileme çalışmaları kapsamında. Bu parklardan biri, daha önce Salı Pazarı...
Ödemiş'in iki büyük parkı bildiğimiz gibi tadilat/yenileme çalışmaları kapsamında. Bu parklardan biri, daha önce Salı Pazarı olarak da kullanılan Anafartalar Mahallesi içindeki alan, diğeri de 40'lı yıllarda projesi yapılan Ulus Parkı.
Salı Pazarı olarak kullanılan alan bitti bitecek, Ulus Parkı da yeni başlıyor. Salı Pazarı'nın etrafı açılmaya başlamışken, Ulus Meydanı'nın çevresi de bariyerlerle kapatılmaya başlandı.
Eski Salı Pazarı'na mutlaka yeni bir ad verilecek ama bana kalırsa Anafartalar Kent Meydanı bu alana yakışacak adlardan biridir. Ama biliyorum ki bu bana kalmayacak ve belediye meclisinde belki de Ödemiş ile ilgili olmayan bir adın konması için çaba sarf edilecektir.
Belki de bir şehit adı önerilecek.
Geçtiğimiz yıl Aydın'a giderken bir kez de yolculuğumuz Nazilli üstünden olsun istedik. Her geçtiğimiz kavşağa bir şehit adı verilmişti. Şehitlerimiz üstünde yaşadığımız toprakların, vatan veya yurt yapılması için en değerli varlıklarını feda ettiler ve onların değeri hiçbir şeyle ölçülmez ama farkında mısınız bilmiyorum; son yıllarda yeni yapılan cadde, sokak ve parkların adının çoğu şehit adı. 40-50 yıldır yıldır bitmeyen bir kabustayız sanki.
Kim acaba 'Biz bu noktaya nasıl geldik!' sorusunu sorabilecek!
Ve ne zamana kadar sürecek…
**
Yazılarımı okuyan bazı okurlarım e-sosyal medya veya e-mail adresime olumlu veya olumsuz eleştirilerini gönderirler. Hatta kimileri de 'şu konuyu da yaz' derler. Bunu daha önce de dile getirmiştim.
Geçtiğimiz günlerde yine estetik, kullanışlılık ve kaldırımlar üstüne bir yazı yazmıştım.
Bir okurum, e-mail adresime yeni hastane önünde yapılan çevre düzenlemesi ile ilgili bir şikayetini dile getirmiş. Ben de 'madem ki yazdım ve böyle bir yanıt aldım' diyerek konuyu yerinde inceleyip ilgili kuruma sordum. Bana verdiği yanıt aynen şöyle idi:
'Sağlık Bakanlığı'nın projesi böyle! Projeyi uyguluyoruz; değiştirmemiz söz konusu değil'
**
Ulus Meydanı ile ilgili yazdığım yazıda da bu parkı yeniden düzenleyecek İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Ödemiş Koordinatörü Cumhur Şener ile konuştum. Ne dediyse köşeme yansıttım. Kendimden bir şey katmadım. Bir başkası da olumlu ya da olumsuz farklı bir şey söylerse onu da yansıtabilirim.
Öyle görülüyor ki vatandaşlar da bu alanda bir şey yapılsın istiyor ama bütün çekince maliyeti ve yeni hali. Eğer onca para ile taşı kaldırıp yeni taş döşenecekse bu hem benim hem de vatandaşların tepkisine neden olacaktır. Bekleyip göreceğiz.
Buradaki en büyük sıkıntı da Cumartesi Pazarı esnafının durumu. Cumhur Şener, iki etap halinde yapılacak çalışmadan ilgili alandaki pazarcı esnafın zararının en az düzeyde kalması için çaba sarfedilecek, demişti. Ödemiş belediyesi de BŞB'ye yazdığı ilgili dilekçede çalışmanın etaplar halinde yapılmasını istemişti. Kaç etap olur, etap etap yapma ilgili mevzuatta yeri var mıdır bilemiyorum.
Ama Cumartesi Pazarı'nın da bir çeki düzene ihtiyacı var sanki.
**
Gelelim Salı Pazarı alanına.
Burası ile de ilgili çeşitli iddialar var. En başta maliyeti konusunda. Levhada 3,5 görünüyor ama toplam maliyetin 7 milyon (eski para ile trilyon) liraya kadar çıktığı iddia ediliyor. Ben sadece iddiaları ve halkın konuştuklarını dillendiriyorum. İlgili harcamaları ve alınan kredileri incelemiş de bilgi sahibi olmuş falan değilim. Sadece burayı hergün kullanan bir vatandaş olarak çalışmaları ilgi ile izlediğimi söylüyorum. Hepimizin dileği kullanışlı olması ve uzun süre kazmaya ihtiyaç duyulmaması.
Burada da muhtarlık binası çevresindeki yayaların kullanabileceği alanın darlığı dikkatimi çekti. İlgili birkaç kişiye de söyledim ama proje böyle idi! Emir ve demir yani.
Ortaya yapılan fıskiyeli kuru havuz özellikle yaz aylarında büyük bir görsel şölen olacağa benziyor. Fakat etrafında gölgelikli oturma alanlarının bulunmaması bana göre büyük bir eksiklik. Orada oluşacak görsel şov sanıyorum ayakta izlenmeyecek. Sıcak yaz akşamları fıskiye çevresine gelecek çevre ve mahalle sakinleri hem çay-kahve içip sohbet edecekler hem de serin su buharı altında vakit geçirecekler.
Emir demiri kesmesin. Vakit varken müdahale edilsin.