Düello yapsınlar!

İtalyanca veya Fransızca'dan dünya dillerine yayılan 'düello' kelimesinin anlamı, 'ikili çatışma' veya savaşma demek. 'Düet' de...

Two young men back to back with duelling pistols in silhouette against the dawn preparing to take ten paces turn and fire

İtalyanca veya Fransızca'dan dünya dillerine yayılan 'düello' kelimesinin anlamı, 'ikili çatışma' veya savaşma demek. 'Düet' de ikili müzik anlamına geliyor.

Düellonun eski bir savaş yöntemi olduğunu biliyorsunuzdur. En azından benim gibi duymuşsunuzdur. Kaynaklara göre düello, savaşların kendisi kadar eski dövüş yöntemi imiş. Genellikle iki ordu arasında yapılan savaşta, iki savaşçının teke tek çarpışması 'düello' olarak tanımlanmış.

Düellolar zaman zaman çok fazla can kaybını önlemenin bir yolu olarak kullanılmış. Bu düellolar neredeyse her zaman ölümüne yapılırmış.

Kısaca özetledim ama ben de tarih kitaplarının aktarıcısı veya yalancısıyım. Artık nasıl anlarsanız anlayın…

Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş, bildiğiniz gibi çığırından çıktı. Artık iş orduların karşılıklı savaşmasından çıkıp karşılıklı öç alma eylemlerine dönüştü. Hatta nükleer saldırıdan bile bahsedilir oldu.

Dünya da bu savaşı adeta izliyor. Hatta kışkırtanlar da var… Yani kimi ülkeler timsah gözyaşı döküyorlar; avlarını yerken, gözlerinden yaşlar geliyor.

Binlerce insan benzeri savaşlarda hayatını kaybederken aileler parçalanıyor, küçücük çocuklar babasız ve annesiz kalıyor. Sebep ne idi? NATO'ya girebilir miyim ya da alabilir miyim!

Biliyorsunuz bizim NATO'ya girişimiz de trajik bir savaş sonrasına denk gelir. Bir Uzakdoğu ülkesi olan Kore, bir iç savaşa tutuşur ve bu savaşın bir yanında Sosyalist blokun temsilcisi Rusya, bir yanında da kapitalizmin temsilcisi ABD vardır.

Adnan Menderes ve Bayar ikilisinin kurucusu oldukları DP'nin kazandığı 1950 seçimlerinin ardından, 'bizi hiç ilgilendirmediği halde' biz de bu savaşa 'hür' dünyanın yanında olma gayretleri ile ABD saflarında yanaşıvermişiz. Hem de meclisten onay bile almadan. Sonuçta 8 bin kilometre ötemizde çıkan iç savaşta Güney Kore ve destekçisi ABD saflarında 'kahramanlıklar' göstererek NATO'ya girmeyi garantilemişiz. 1000'e yakın Mehmetçik geri dönmemiş. Ama Türkiye gösterdiği bu üstün başarıdan dolayı NATO'ya alınmış.

Genel kuraldır: Savaşları egemenler çıkarır, yoksullar hayatını kaybeder. Sonra bir bakmışsınız liderler masaya oturmuş ve sanki hiçbir şey olmamış gibi yola devam. Azerbaycan-Ermenistan savaşının ardından gördüğümüz gibi.

Tamamen 'duygusal' işler… Reklamdaki gibi: Ben 'duygusal' yazdım siz 'çıkar' okuyun…

Peki, ölenler ve geride kalan yetimler ve öksüzler?

Onlara 'Allah rahmet dilesin!'

Başta sözünü ettiğim düello bence Rusya-Ukrayna savaşında da yapılmalı ve düelloya üçüncü bir kişi daha katılmalıdır: Putin, Zelenski ve Biden. Kim yenilirse teslim olsun.

Savaşı kim istiyorsa onlar dövüşmeli…

**

Geçtiğimiz günlerde Menemen'de Çömlek Festivali yapılmış. İnternet sitelerine şöyle bir göz attım. 'Toprağın Ateşle Dansı' diye de afili bir de başlık atmışlar. Festival bu yıl ilk kez düzenlenmiş. Hem de uluslararası imiş. Afişe baktım, bir yere geleneksel yazmışlar mı diye ama göremedim! Peki, neler yapılmış bu festivalde? Festivallerde neler yapıldığını siz de biliyorsunuz. İşte aynı benzeri şeyler yapılmış!

Bana sorarsanız, mezarlıkta dolaşmak gibi bir şey. Yahu kardeşim, dünyada 'mezarlıklar dışında' çömlek mi kullanılıyor ki festivalini yapıyorsunuz. Eğlenecekseniz eğlenin de bari çömleği buna alet etmeyin…

**

Geçtiğimiz günlerde de Çaylı'da 'Rahvan At Yarışları' yapıldı. 'Rahvan' hızlı yürüme demektir. Geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili yazdım, tekrar etmeyeyim. Tren garı önündeki kavşağa konuyla ilgili bir pankart asılmış. Pankartta öne çıkan koskocaman bir GELENEKSEL yazısı vardı. Geleneksel kelimesini bu kadar büyük yazmaya gerek yok ki. 'Geleneksel', yarışların eskiden beri yapılageldiğini anlatan bir sıfattır. Yazmasanız da olur. Büyükçe 'Çaylı At Yarışları' yeterlidir. Diğer ayrıntılar daha küçük yazılabilirdi.

**

Sonra bir de Yörük şenlikleri! Bakıyorsunuz şenliklerde zeybek oyunları ile mehter takımları boy gösteriyor. Yörükler, tarihleri boyunca Osmanlı devleti ile kavgalı bir hayat sürmüşlerdir. Şimdilerde en azından bizim bölgemizde dağlarda dolaşan Yörük kalmadı ama apayrı bir kültürleri vardır. Bu şenliklerde iki ileri bir geri mehter takımının yeri nerededir?

Aydınlı araştırmacı yazar Etem Oruç öğretmenimiz bu yazıyı okusa da üç beş satır yorum yazsa…

Bakmadan Geçme