Diyabet Günü'ne özel bilgi verdiler

14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında Ödemiş Devlet Hastanesi'nde görev yapan doktor Halil Çağrıcı ile hemşire...

14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında Ödemiş Devlet Hastanesi'nde görev yapan doktor Halil Çağrıcı ile hemşire Yeliz Pekdoğan, gazetemize özel bilgiler verdi.

'Diyabette genetik zemin çok önemli'

Sekiz yıldır Ödemiş Devlet Hastanesi'nde görev yapan İç Hastalıkları Uzmanı Halil Çağrıcı, 'Diyabet, çoğu zaman bulgu vermeden tanı koyduğumuz bir hastalık. Bulgu vermeye başladığında maalesef bir miktar ilerlemiş oluyor. Diyabette genetik zemin çok önemli. Ailesinde veya birinci derece akrabalarında diyabet olan kişilerin mutlaka düzenli aralıklarla kontrole gelmesi gerekiyor. Diyabetin ilerlediği dönemlerde yani kan şekerinin iki yüzün üstüne çıktığı durumlarda çok su içme, çok idrara çıkma, ağız kuruluğu, ciltte kuruluk gibi bir takım bulgular ortaya çıkıyor. Bu durumları yaşayan vatandaşlarımızın en kısa zamanda sağlık kuruluşlarına başvurmalarını da tavsiye ediyoruz.

Diyabet, günümüzde oldukça yaygınlaştı. Bana kalırsa ilerleyen yıllarda daha da artacaktır. Şu an toplumda bilinen diyabet hastaları kadar bilinmeyen diyabet hastaları da var. Kişinin kendi sağlığıyla alakalı yaptığı araştırma, bu noktada çok önemli. Kendilerinde hissettikleri farklılığı araştırmaları ve sonrasında sağlık kuruluşlarına gelerek gerekli testleri yaptırmaları, diyabetin tam gelişmeden önce önüne geçebilmek ya da süreci uzatabilmek adına büyük önem arz ediyor' dedi.

'Hayat tarzı düzene oturmalı'

Çağrıcı, 'Kişiler, hayat tarzını kesinlikle düzene oturtmalı. Günümüzde hareketsiz yaşam tarzı çok artmış durumda. Bunun yanı sıra diyabette beslenme, çok önemli bir faktör. Spordan uzak bir yaşam da diyabeti tetikleyen unsurlardan bir tanesi. Özetle diyabet, obezite ile çok yakından ilişkili. Bu kapsamda beslenme alışkanlığının değiştirilerek düzenli bir hayat sağlanması ve bu hayatın sporla desteklenmesi, kişiyi diyabetten de uzak tutmak anlamına geliyor.

'Uzun vadede sinsi hastalık'

Diyabet olan kişiye gelecek olursak diyabet, uzun vadede çok sinsi bir hastalık. Hastalık, başladığı andan itibaren birçok organa da zarar veriyor. Diyabetin etki etmediği organ sayısı, yok denecek kadar az. Damarın bol olduğu göz gibi, böbrek gibi, beyin gibi, kalp gibi organları çok etkiliyor. Damarlara hasar vererek körlük, böbrek yetmezliği, bacak, ayak organ kesilmesine kadar hastalarımızı götürebiliyor.

Diyabet hastalarına buradan önerim; kişi diyabet hastası ise kendisinin doktoru olabilmeli. Biz hekim olarak ne kadar diyabeti kontrol almaya çalışsak da kişi, diyabetini kabullenmeyip tedavi dışındaki önerilere de uymazsa istediğimiz sonuçları maalesef alamıyoruz. En önemli kıstas; kişinin diyabeti tanıması, kabullenmesi ve bu hastalıkla yaşamayı öğrenmesidir. Bu seneki Dünya Diyabet Günü'nün teması, diyabet ve aile. Diyabet sadece şahsa değil, şahsın yakın çevresine de zarar veren bir hastalık. Uzun süreli olduğundan ruhsal bozulmalara neden olan diyabet için ailenin hastaya olan bakış açısı ve ona verdiği destek çok değerli. Ailelerin bu durum için bize yardımcı olmalarını bekliyoruz. Diyabet hastalarına diyet, spor ile sosyal ortam konusunda her zaman destek olmalılar' şeklinde konuştu.

'Diyabet okulumuza başvurabilir'

23 yıldır Ödemiş Devlet Hastanesi'nde görev yapan Eğitim Hemşiresi Yeliz Pekdoğan, '14 Kasım Dünya Diyabet Günü, diyabet hastaları ile vatandaşlarda farkındalık oluşturmak adına kutlanan bir gün. Bu günlerde hastanemizde de olmak üzere Türkiye'nin pek çok sağlık kuruluşunda çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Ödemiş Devlet Hastanesi'nde bu konu ile ilgili bir standımız var. Buraya gelen vatandaşlarımızın şeker ölçümünü yapıyoruz. Diyabet teşhisi konulduktan sonra görevli hemşirelerimiz, vatandaşlarımızı dahiliyeye yönlendiriyor.

Hastanemizde diyabet hemşirelerimize ait bir poliklinik mevcut. Vatandaşlarımız, tanı sonrası buraya gelebilir ve hastalığının yapısına göre bilgiler alabilir. Sonrasında ayda bir defa düzenlediğimiz diyabet okulumuza da başvuru yoluyla katılabilir. Bu okulda vatandaşlarımıza üç gün boyunca ikişer saatlik eğitim veriyoruz. Bu okulda dahiliye uzmanlarımız, diyabetle ilgili bilgiler verirken hemşirelerimiz ise diyabet sürecinde dikkat edilmesi gerekenlere dikkat çekiyor. Fizyoterapist, vatandaşlara gün içinde yapması gereken hareketleri anlatıyor. Diyetisyen, beslenme konusunda enfeksiyon hastalıkları uzmanları ise diyabet esnasında gerçekleşebilecek enfeksiyon hakkında eğitim veriyor.  Hastalarımıza bu eğitim süresince genel bakım da uygulanıyor' ifadelerini kullandı.

Ece Köseoğlu

Bakmadan Geçme