BOZDAĞ’DA 15 SAATLİK YAŞAM SAVAŞI
 BOZDAĞ&rsquoDAN MUTLU HABER SABAH 05.00&rsquoDA GELDİ Başar Uçar / Kerem Karamanlıoğlu – Ödemiş&rsquoe bağlı Bozdağ&rsquoda tipi...
BOZDAĞ'DAN MUTLU HABER SABAH 05.00'DA GELDİ
İDADİK'in Bozdağ'da düzenlediği şenliğe katılan Mevsim Dağcılık üyelerinden 7'si kadın 19 kişi, 'tipi geliyor' uyarılarına rağmen dağın zirvesine ulaşmak istedi. Yoğun tipi nedeniyle bulundukları yerden kıpırdayamayan grup, dün saat 15.00 sıralarında jandarma ekiplerine acil çağrıda bulundu.
Ödemiş Kaymakamlığı tarafından oluşturulan kriz masası, grubun bulunması için yoğun çaba harcarken, arama kurtarma çalışmaları kapsamında ekipler dağcıların mahsur kaldığı bölgeye gitti. 15 saat sonra bulundukları yere ulaşılan grup, saat 05.00 sıralarında mahsur kaldıkları yerden ekiplerin yardımıyla dönüşe geçti.
BİR DAĞCI AMBULANS HELİKOPTERLE İZMİR'E SEVK EDİLDİ
Belinden rahatsız olduğu için yürümekte zorlanan ve bilinç kaybı yaşayan rehber Şerif Ağlıç da helikopterle hastaneye kaldırıldı. Saat 09.00 sıralarında aileleriyle kavuşan 18 dağcı, sevinç gözyaşları döktü, kimi ise kurtarıldığı günü doğum günü ilan etti. Mahsur kalan dağcılardan Berna Dişçi, ayakta kalmak için sürekli adım attıklarını, uyumamak için birbirlerine çimdik attıklarını söyledi. Dağcılar, mahsur kaldıkları yerde fotoğraf da çektirdi.
Dağcılara ilk müdahale hazır bekletilen ambulanslarda yapıldı. Dağcılardan İbrahim Bedir (30), Serdar Türkoğlu (30), Şirin Pala (43), Serdar Tuncer (39), Ali Rıza Arslan (62), Mehmet Yapıcı (39) ve Yeşim Uğur (33) kontrol amacıyla ambulanslarla Ödemiş Devlet Hastanesi'ne getirildi. Öğle saatlerine kadar gözetim altında tutulan dağcılar, daha sonra taburcu edildi.
Zirve dönüşünde mahsur kalan dağcılardan Şirin Pala, bir an olsun umutlarını yitirmediklerini ve birbirlerini sürekli dürterek uyanık tuttuklarını belirtti.
'TELEFONLARI DÖNÜŞÜMLÜ KULLANDIK'
'ZORLA YÜRÜTTÜK'
Uyumak isteyenlere izin vermediklerini söyleyen Pala, 'Bazı arkadaşlarımızı zorla yürüttük, çünkü uyumak istiyorlardı. Şiddetli soğuğun etkisiyle uyku çöken arkadaşlara hiç izin vermedik. Donma emareleri başlamıştı. Suyu çok temkinli kullandık, ama yiyeceklerden tipi nedeniyle fazla yararlanamadık. Bizi kurtarmaya gelen ekip muhteşemdi. Ege Üniversitesi Dağcılık üyeleri bize ilk ulaşan ekip oldu. Onlar da TV'de görüp harekete geçmişler. Durumu kötüleşen arkadaşımızı hemen koruma altına aldılar. Bizi güvenli bir yoldan getirdiler' dedi.
'USTACA BİR OPERASYONDU'
Türkiye'nin kurtarma konusunda uzmanlaştığını belirten Pala, 'Ben hiç korkuya kapılmadım. Daha önce Vietnam'da kaybolmuştum. Ama bu kez hiç paniklemedim. Kurumlarımızın bu konuda ne kadar iyi hareket ettiğini, gönüllü ekiplerin ne kadar profesyonel olduğunu biliyordum. Teknoloji de son derece geliştiğinden çok vakit geçmeden bize ulaşacaklarını biliyordum. Yine de panik yaşayan arkadaşlarımız oldu. Kurtarma operasyonu ustacaydı, emeği geçenlere teşekkür ediyoruz' dedi.
'HAYAL GÖRMEYE BAŞLADIM'
Kurtulduklarına şükrettiğini söyleyen dağcılardan İbrahim Bedir de 'Çok mutluyuz. Çizgiden döndük. Tipi, fırtına vardı. Çok zor saatler geçirdik. Bu olaydan sonra dağa çıkmaya ara verebilirim. Travma geçirdik orada. Birlik beraberliğimizi bozmadık. Vücut ısımızla, ayak hareketlerimizle sabah 4.30'a kadar iyiydik. Ondan sonra şoka girenler oldu. Rehber arkadaşımız rahatsızlandı. Takımı sonra ben hareket ettirdim. 4'ten sonra benim de dayanacak gücüm kalmadı. Hayal görmeye başladım. Sesler duyuyordum. Sanki birileri gelmiş gibi. Kurtaran arkadaşlardan Allah razı olsun. Bölgeyi biliyorduk. Rehber hocamız eski rehber hocasıdır. Tipi olunca önümüzdeki 1 metreyi göremiyorduk. Uçurumlar olduğu için inseydik daha kötü olurdu. Biz de kuytu bir yerde pançoları açarak birbirimize sarılarak ayakta kalmayı başardık. Yiyecek sıkıntımız yoktu. Ayakta kalmak için tatlı şeyler yedik' dedşç
MUHTARA ÖZEL TEŞEKKÜR
Mevsim Dağcılık yöneticilerinden Adnan Salman da kriz yönetiminin mükemmel olduğunu vurgulayarak, 'Şenliğe 54 kişilik bir ekiple katıldık. A ve B gruplarına ayrıldık. Ben A grubunda idim. 19 kişilik B grubu zirve yapacaktı, biz A grubu olarak belli bir noktadan sonra dönecektik. Arkadaşlarımız zirveye ulaştı ancak olumsuz hava koşulları nedeniyle kayboldular. 15 saat boyunca bir an olsun Bozdağ'dan ayrılmadan umutla bekledik, irtibatı hiç kesmedik. Mükemmel bir kriz yönetimiyle operasyon başarıya ulaştı. Tüm kurumlar Bozdağ'da seferber oldu. İzmir Valimiz Sayın Mustafa Toprak, Ödemiş protokolü son ana kadar bizimle oldu. Bozdağ Mahalle Muhtarımız Sayın Halil Faruk Otçu'ya ayrıca teşekkür ediyorum, kahvehanesini çalışmalar boyunca açık tuttu, Bozdağ halkı yakın ilgi gösterdi. Sonuç olarak tüm kurumların işbirliğiyle arkadaşlarımız sağ salim döndüler. Emeği geçenleri kutluyorum, geçmiş olsun' dedi.
'KİMSENİN BURNU KANAMADI'
İzmir Valisi Mustafa Toprak da mahsur kalan dağcıların sağlık durumları ve arama kurtarma çalışmaları ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: 'Ekip lideri olan dağcı yürüyemeyecek durumda olduğu için helikopterle alındı. 19'unun da genel durumları iyi gözüküyor. Herhangi bir semptom gelişmezse sağ salim ailelerine kavuşmuş olacaklar. Yukarıdaki şartları bilerek konuşmamız lazım. 3-4 metreyi dahi bulmayan bir görüş mesafesi var. Telefon olmasına rağmen yön tayinini karıştırmış olması, koordinatlarda kaymaların olması nedeniyle ulaşması geç oldu ama tüm kurtarma ekiplerine teşekkür ediyorum. Kimsenin burnu kanamadan sağ salim buraya getirildiler.'
'BİRAZ DA ÖZELEŞTİRİ YAPALIM'
Dağcıların yakınlarının meteorolojik uyarılar yapılmadığı tepkileri üzerine de bir gazetecinin sorusu üzerine cevap veren Vali Toprak şunları söyledi: 'Hiçbir yerde bulamıyorsak Valiliğin 3 gün önceki beyanatına bakalım. Tüm basın kuruluşları İzmir de dahil olmak üzere yoğun bir kar yağışının, tipinin görülmekte olduğu ve herkesin dikkat etmesi gerektiği noktasında uyarılar var. Belli bir saatte inmeyi planladılar ama inemediler.
Biraz da özeleştiri yapmamız gerekiyor. Bu hava şartlarında oraya çıkılmaz. Çıkıldığı sırada pikniğe gider gibi kıyafetle ve tedbir alınmadan gitmemeleri gerekiyor. Biz herhangi bir yere gidin gitmeyin şekilde bir şey yapamayız, ama hava durumunu zaten veriyoruz. 2 bin rakımlı yere gidecek kişilerin elinde her türlü teknik tertibatının bulunması gerekiyor. Spor yapma kastıyla 2 bin rakımlı yere çıkarken tedbirlerin de alınması gerekiyor. 2013'ün başlarında çığ felaketinden sonra buralara girilmemesi konusunda ciddi uyarılar yapıldı'