Borç defterlerinde adları olanlar…
“O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım” dizesinin hangi şiirden alıntı yapıldığını sorsam herhalde...
'O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım' dizesinin hangi şiirden alıntı yapıldığını sorsam herhalde büyük çoğunluk 'İstiklal Marşı' diye yanıt verir.
Ben, istiklal kelimesinin anlamını 'kurtuluş / bağımsızlık' sanırdım. Ama kelime kökünü araştırdığımda itaati reddetme, 'isyan etme' kökeni olduğunu öğrendim. 'Özgürlüğünü elde etme'
Kelimelerin hikayeleri ne kadar da ilginçtir. Bazen hiç ummadığımız anlamları ile karşılaşırsınız.
Yine 'Vicdan nedir?' diye sorsam sanırım biraz düşünmeden doğru dürüst bir cümle kuramazsınız.
Soyut bir kavram olan vicdan, 'vecd' kelimesi ile bağlantılıdır.
'O zaman vecd ile…'
Vecd, kişinin kendinden geçecek ve kendini unutacak kadar olan aşk hali, sevinç durumudur.Coşku ile…
Vicdan da kişinin kendi davranışları hakkında kendi ahlaki değerlerini temel alarak yaptıklarını veya yapacaklarını ölçüp biçtiği bir kişilik özelliğidir. Birçok dinde, birçok felsefi akımda önemli bir kavramdır.
Vicdan, insanı bazen uykusuz bırakır. İnsanın gün içinde yaptıkları, başını yastığa koyduğunda aklına gelir. 'Keşke böyle yapmasaydım' veya 'Böyle demeseydim' der.
**
Babamın yurtdışında öğretmenlik görevi nedeniyle 76-83 yılları arasında Belçika'da bulunduğunu bizi tanıyanlar bilir. Ben de liseyi bitirdikten hemen sonra 80-83 yıllarında Belçika'da yaşadım. Belçika'da iki yıl kadar kahve çalıştırdım. Kahvemizin adını Yılmaz Güney'in ünlü filminden esinlenerek 'Arkadaş' koymuştuk. Bina, hala yerinde duruyormuş… Yanarım yanarım da içinde veya önünde simsiyah saçlarımla bir tane fotoğraf çektirmediğime üzülürüm. Neyse…
Bu üç yıl içinde çok sayıda tanıdığım, arkadaşım oldu. Doğal olarak genç yaşıma rağmen esnaflığı da tanıdım.
Esnaflığın vicdani yanı, kr oranıdır. Hatırladığım kadarı ile oradaki 'vicdan', kanunlarla belirlenmişti. Ama Türkiye'de vicdan, insafa kalmıştır. Aldığınız bir malı masraflarınızı ve hayatınızı karşılayacak oranda fiyat artışı ile satmazsanız esnaflığı sürdüremezsiniz ama fahiş fiyata da satarsanız vicdanınız rahat etmez. Tabii vicdan varsa…
Geçtiğimiz yıl Belçika'dan tanıdığımız bir dostumuz, Facebook üstünden bana ulaştı: 'Kahve işlettiğiniz dönemden size borcu kalan filancanın sağlık durumu iyi değil. Bana bir miktar para verip, 'Mutlaka onlara ulaştır. Yoksa rahat gidemeyeceğim' dedi.'
İşte vicdan budur…
Yine sevgili arkadaşım emekli polis Özen Bıldır, geçtiğimiz gün yaşadığı üzücü bir olayı anlattı bana:
'Geçtiğimiz günlerde eşi ile kıt kanaat geçinen bir vatandaşla evimizin balkonundan tesadüfen laflaştık. Eşinin ve kendisinin sıkıntıları bulunduğunu ve rahatsız olduklarını belirterek yumurta sattığını söyledi. Ben de o an ihtiyacımız olmamasına rağmen elindeki 10 yumurtayı satın aldım. Bir kahve ile bir bardak da su ikram ettim. 10 yumurtanın karşılığında 20 lira verdim ama para üstü 10 lirayı bozuk olmadığı için bana başka zaman verebileceğini söyledi. Ben de 'Sorun değil, daha sonra 10 yumurta daha getirir ödeşiriz' dedim. Aradan bir süre geçtikten sonra evimizin zili çalmış. Kapıyı açan eşime 'Burası emekli polisin evi mi?' diye sormuş. Eşim de 'Evet' deyince, 'Geçtiğimiz günlerde eşim ona 10 yumurta satmış ama para üstü verememiş. Eşim, o olaydan sonra kalp krizi geçirip öldü. Size para üstünü getirdim' demiş. Eve geldiğimde eşim, hemen bu olayı bana anlattı. Ne kadar üzüldüm bilemezsin. Gözümden yaşlar geldi!'
İşte vicdan budur…
Vicdan, bütün inançların temelindeki harçtır. Tüm vakit ibadetlerinizi yerine getirmek, sizi iyi insan yapmaz. Vicdanınız varsa borcunuzu çocuklarınıza bırakmayın…
Borç defterlerinde adları olanlar, bunu kr bellemeyin… Başınız önde geçmeyin ya da görünmemek için yolunuzu uzatmayın…