Bir'incisi festivali
Yaz ayları, tatil aylarıdır. Tatil ayı dedik ama düzenli bir işi olanlar için tatildir yaz ayları....
Yaz ayları, tatil aylarıdır.
Tatil ayı dedik ama düzenli bir işi olanlar için tatildir yaz ayları.
Düzenli iş dediğimizde ilk akla gelen de elbette devlet memurlarıdır. Çiftçi için yaz, çalışma günleridir.
Devlet memurluğunun en belirgin yanı, belli bir iş disiplini ve çalışma saatidir. Devlet memurluğunda kazanç bellidir. Doğruyu söylemek gerekirse büyük riskler ve battı-çıktı telaşları yoktur.
Öğretmenliğin de en güzel taraflarından biri, iki aylık tatil hakkının bulunmasıdır. Benim iki ay tatil hakkım var ama eşim hemşire olduğu için tatilimin çoğu Ödemiş'te geçer. Sonra çocukların okulları, kursları falan derken tatil, bizim için sadece tembellik hakkına dönüşür.
38 yıl önce üç yıl Belçika'da yaşamışlığım, iki yıl önce 10 günlük bir Balkan turum vardır. Onun dışında yurt dışı gezim yoktur. Ödemiş'e gelmeden öğretmen olarak görev yaptığım yerler haricinde de yurt gezisine çıkmadım. Buna en iyisi çıkamadım diyelim. Eğer bir aksilik çıkmazsa önümüzdeki günlerde de bir GAP turu yapacağım.
Gezmek güzel şey ama oralara harcayacak paranızın da olması gerekir.
Neyse geçelim buraları.
Ödemişlilerin çoğu, yaz tatili ve deniz deyince Didim ve Kuşadası'na akın ediyor. Kimi yazlığına, kimi de üç-beş günlüğüne veya günübirlik…
Ben, denize gitmek istediğimde Seferihisar'a giderim. Deniz, temizdir ve serindir.
Seferihisar'a 10 kilometre uzaklıkta Ulamış köyü vardır. Az ilerde de meşhur Bademler köyü.
Geçtiğimiz günlerde Ulamış'ta bir festival vardı. Gitmişken ziyaret edelim dedik.
Seferihisar, festivaller ilçesi… İnternete girip şöyle bir baktığınızda onlarca festival ile karşılaşırsınız. İzmir ve yakın çevrede de festival olsa da gitsek diyen önemli bir festival dostu grup oluştu. İğne atsan yere düşmeyecek cinsten bir kalabalık. Pazarlar kurulmuş, rengarenk ürünler ve neşeli bir hava.
'Ata Ekmeği ve Armola Şenliği'ne İzmirliler adeta akın etmiş. Yöresel yöntemlerle hazırlanan binlerce 'Ata Ekmeği', birkaç saat içinde tükenmiş. Biz, kalan üç beş ekmeğe yetişebildik.
2011 yılında Takas Şenliği'nde Gödence köyünde bulunan Topan Karakılçık Buğdayı, uzun uğraşlar sonrasında Can Yücel Tohum Merkezi'nde çoğaltıp un haline getirilmiş, kara fırında yöresel yöntemlerle Ata Ekmeği üretilmiş. Hikayesine girmeyelim şimdi yazı uzayacak.
Şimdi nereye geleceğim. Tabii ki Ödemiş'e. Kaç tane şenliğimiz var bizim?
Ödemiş, aslında Cumartesi Pazarı ile İzmir'de tanınıyor. Cumartesi günleri, İzmir'den epeyce bir konuk geliyor.
Ödemiş'te bırakın onlarcayı, daha fazlası bile yapılabilir.
Buraya daha sonraki yazılarımda geleceğim.
Ödemiş'te bir 'Umut Tiyatrosu' var biliyor musunuz? Yaklaşık iki yıldır tiyatroyu sevdirebilmek için çalışan bir karı-koca var. Tamamen kendi çabaları ve maddi olanakları ile bir sanat evi kurmaya ve gençlerin ilgisini çekmeye çalışıyorlar. Peki destek görüyorlar mı? Bu sorunun doğru yanıtını alabilmek için kendilerini dinlemek gerekir tabii.
Şimdi Eylül ayının sonuna doğru bir haftaya yayılacak bir tiyatro şenliğinin hazırlığını yapıyorlar. Ödemiş dışından gelecek tiyatro ekipleri ile kendi hazırladıkları oyunları Ödemişli izleyicilerle buluşturacaklar.
'İki Bavul Dolusu' adlı çocuk oyunuyla 18'inci Direklerarası Seyirci Ödülleri çerçevesinde farkındalık yaratan projeler kapsamında ödül aldılar. Hadi Öldürsene Canikom, Beş Kız Arkadaş, Dokuz Canlı Yetişkin oyunlarıyla da Balıkesir, Ayvalık, Manisa, Salihli, Urla ve Karşıyaka gibi yerlerde sahne aldılar. Umut Sanatevi'nde düzenlenen kurslara katılan kursiyerlerle de Doğanın Göz Yaşları, Öğretmenler Günü, Cumhuriyet, Ev Halkı Neden Mutsuz isimli oyunlar sergilediler.
Okullarda Ödemiş Devlet Hastanesi'yle ortaklaşa el hijyeni ile ilgili sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdiler. Ödemiş Cezaevi'nde mahkumlara oyun sergilediler. Huzurevi sakinlerine 27 Mart'ta tiyatro sevinci yaşattılar.
Ayvalık, Urla ve Salihli gibi çevre ilçelerde düzenlenen tiyatro festivallerini kaçırmıyorlar.
Ulus Meydanı'na çıkan Yarbay Caddesi'ndeki Umut Sanatevi'ne arada gider, çayımı içer, muhabbetimi yaparım.
Bence Bir'incisi adı ile düzenlenecek bu festival, desteklenmeye değer.