Bilgisayar Oyunları ve Sapkınlıkları, Lütfen DİKKAT!

Hafta sonu kaldığımız yerden devam edelim: Bilgisayar oyunlarının ve evlatlarımızın bunların başında fazlaca vakit geçirmelerinin sıkıntılarına...

Hafta sonu kaldığımız yerden devam edelim: Bilgisayar oyunlarının ve evlatlarımızın bunların başında fazlaca vakit geçirmelerinin sıkıntılarına az çok değindik. Ancak bizim ailelerimizin çoğu, ne yazık ki gereği kadar bu konularla ilgilenmiyor ve evladını denetlemiyor. Dört kişilik bir ailede herkesin elinde telefon ve önünde bilgisayar. Ne acıdır ki herkes, kendi sanal dünyasını yaşıyor.

Kaldığımız yere geri dönelim; 'AİLELER, MESELENİN CİDDİYETİNİ KAVRAMAKTAN UZAK'. Bazı oyunların içerdikleri şiddet ve cinsellik nedeniyle ailelerin bu konunun üstünde çok daha fazla durmaları gerekiyor. Oyunların üzerinde alıcıları uyaran yazılar bulunuyor ancak aileler, bunları çok fazla önemsemiyor. Satıcılar, satılması yasak ürünleri satıyor. Satıcılar da çocukların almaları yasaklanmış oyunları satmak konusunda özensiz davranıyor.

'ÇÖZÜM YOLLARI'. En önemli çözüm, 'ilgi'dir. Yeterince ilgilenilmeyen çocuklar daha çok bilgisayar başındadır. Anne babalar, 'aile birliği'ne önem vermelidir. Eşler, çocuklarına ve birbirine zaman ayırmalıdır. Eğer aile üyeleri, saatlerce televizyona, dizilere dalmakta veya tüm zamanını gece ziyaretlerine ayırıyorsa çok büyük bir sorun var demektir. Televizyonun başından ayrılmayan ebeveynler, çocuklarına ders çalışma alışkanlığı kazandıramazlar. Ne kadar çalışılması gerektiğini anlatırlarsa anlatsınlar, anlattıkları adeta masal gibi gelecektir çocuklar için. Önce anne baba, televizyon ve bilgisayarın başından ayrılmalı ve örnek olmalıdır.

Anne babalar, emir vermemeli, çocuklarını dinlemeli, onlara sevgisini söz ve davranışla göstermeli, kaygılarını, korkularını, sorunlarını dinlemeli, birlikte çözüm bulmalıdır. Ailelerin belli bir ölçüde bu tip oyunlara kısıtlama getirmesi, çocukların sosyal aktivitelere motive edilmesi, bilgisayardan uzaklaşmanın en önemli yoludur.

Çocukların grup olarak yapacakları spor oyunları çözüm olabilir. Böylece hem çocuk sosyalleşecek ve yeni arkadaşlar edinecek hem de zamanını bilgisayar ve televizyona ayırmayacaktır.

Sorun, aslında tahmin edilenden daha büyük. 'İnternet bağımlılığı' adıyla yeni bir hastalık literatüre girmiştir. Beni takip edenler bilirler, geçen hafta aynı konulara farklı açıdan bakmıştım. Bir yaşanmışlığı anlatmıştım ve orada çıkan en önemli sonuç, aile büyüklerine seslenip önce sizler hayatınıza çeki düzen vereceksiniz. NET! demiştim.

Sırf bu bağımlılıktan boşanan eşler, parçalanan aileler var. Lütfen çok geç olmadan aile bireylerinize ve en önemli olan da çocuklarınıza gerekli ilgiyi gösterin.

Konumuza yine başka kaynaklardan alınan bilgilerle devam etmek istiyorum. Günümüzde hızla gelişen teknoloji sayesinde artık kilometreler bile neredeyse sıfırlandı. Dünyanın bir ucundaki yakınınız, her an karşınızda ve bir tık ötenizde. Ekranlarla hemen her şeyi yapabiliyor, her yere ulaşabiliyorsunuz. İletişim imkanları ve teknoloji sınır tanımıyor. Bu büyülü gelişmeden en çok etkilenenler, her zaman olduğu gibi yine çocuklar.

Son yıllarda çocuklarımızı işte bu iletişim ve teknolojiyi doğru kullanamadığımız için ekranlar karşısından alamıyoruz. Çocuklarımız, kendi içine kapanan, sosyal ortamlardan giderek uzaklaşan, toplumsal bir varlık olmaktan çok daha bireysel davranan bireyler olarak yetişiyorlar. Özellikle her iki ebeveynin de çalıştığı ailelerde tehlike daha büyük. Çocuklar, kontrol dışı kalabiliyorlar. Onları denetleyen anne babalar da bu görevlerini yapamayınca durum, giderek içinden çıkılmaz bir hal aldı. Dünyanın diğer ucundan tanımadığı herhangi birisiyle yine kontrolsüz konuşabilen, iletişim kurabilen çocuklar, aslında müthiş bir tehlikeyle yüz yüze gelebiliyorlar.

Çocuklar, çocuk olmalarının getirdiği iyi niyetle ve samimiyetle, görüştükleri kişilere inanarak kendileri ve yaşamlarıyla ilgili inanılmaz ipuçları verebiliyorlar. Son zamanlarda sıklıkla duymaya başladığımız şiddet içerikli ve cinsel içerikli saldırıların arkasında yine bu kontrolsüz kurulan arkadaşlık ilişkileri var.

Çocuklar, bilgisayarlar vasıtasıyla ulaşıp yazıştıkları insanların kim olduklarını bilemiyorlar ve kendilerine söylenen her şeye inanarak yanlış bir güven duygusu geliştirebiliyorlar. Bu da onları tahminler ötesinde büyük tehlikelere açık hale getirebiliyor. Küçük bir ekran aracılığıyla muazzam büyüklükte bir sanal aleme ulaşmak mümkün. Bu alemi kontrol etmekse imkansız.

Diyerek bugünkü yazımızı da burada sonlandıralım. Yarın yine görüşmek üzere. Sevgiyle kalınız.

Bakmadan Geçme