Ah bu aracılar!
Bizim toplum, ne yazık ki çok şikayet eder fakat çözüm yolunda adım atmaya cesaret edemez. Anne...
Bizim toplum, ne yazık ki çok şikayet eder fakat çözüm yolunda adım atmaya cesaret edemez.
Anne babalar bile çocuklarına toplumsal sorunları dile getirirken 'Aman yavrum, ne önde ol ne de arkada!' şeklinde cümleler kullanırlar.
Ne önde ol ne de arkada!
Ne kadar kaçak bir cümle!
'Etliye sütlüye karışma!'
'Suya sabuna dokunma!'
Bir de çözümü hep 'büyüklerden' bekleme… Yani edilgen bir toplum olmuş çıkmışız… Efendim bu konuyu büyüklerimiz hallediversin…
Örneğin, çarşı pazardaki fiyatlardan hemen herkes yakınır ama ne yapılması konusunda elle tutulur bir çözüme de yanaşmaz. Özellikle çiftçilerimiz.
Tüccar pazara gelsin ve elindeki malı yüksek fiyata alıversin… Aracılar da çok fazla kr hesabı yapmasın…
'Bu işler böyle olmaz, önce kendi sorununun teşhisini yap, sonra da tedavisine geç' denildiğinde bile 'O zaman sen önümüze geç' derler…
Yani üretici, kendi kurtuluşunun kendi ellerinde olduğunun bilincinde değildir.
Tüccar gelivermeli ve ürünü alıvermeli…
Oysa böyle bir dünya yok…
Üretim ve pazarlama birlikte düşünülmeli. Pazarlayamıyorsan üretimi yapma! Üretim bireysel ama pazarlama örgütlülük gerektirir.
Ayrıca ben 'örgüt' kelimesi kullandım ama bu örgütlenme, üretimden tüketime kadar olan süreci planlamadır.
Bu yıl bölgemizdeki hava şartları nedeniyle bezelye ve baklada verim düşüklüğü yaşandı. Üretici, her yıl olduğu gibi yine belki de kendi yevmiyesini çıkarabildi. Arkasından gelen salatalık da olumsuz havalardan etkilendi. Hastalık ve verim düşüklüğü söz konusu.
Yem bitkisi üretimi de artan maliyetler ile süt ve hayvancılığın istikrarsızlığı nedeniyle güven vermiyor…
**
Bilindiği gibi Ödemiş Belediyesi'nin eski garaj alanında Tanzim Satış Yeri projesi için inşaat çalışmaları devam ediyor. Başkan Mehmet Eriş, 'Tanzim Satış Yeri, 'üreticiden tüketiciye' modeliyle hizmet vermesinin yanı sıra kentimizde yetişen ürünlerin büyükşehir belediyeleri aracılığıyla büyük kentlere ulaştırılmasını da sağlayacak bir projedir' demişti.
Eriş, konuyla ilgili daha önce verdiği bilgide şunları söylemişti: '2021 yılında startını verdiğimiz projelerimizden birisi de Tanzim Satış Yeri. Eski otogarda daha önce peron olarak kullanılan bu alanı yeni bir konseptle kentimize kazandırıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer'in 'Başka Bir Tarım Mümkün' vizyonuna da entegre şekilde 'üreticiden tüketiciye' modeliyle kaliteli ve uygun fiyatlı et ürünlerini, üretici kooperatiflerimizden zeytinyağı ve süt ürünlerini hemşehrilerimize sunacağımız bu işletmemiz, aynı zamanda büyükşehir belediyelerimiz ile üreticimiz ve kooperatiflerimiz arasında bir köprü görevinde olacak. Maliyetler karşısında direnmeye çalışan üreticimizin ürününün tarlada kalmaması, ana kentlere ulaştırılmasını da bu model ile sağlamak hedeflerimiz arasında yer alıyor.
Yerli üreticinin desteklenmesi, üreticinin emeğinin karşılığını alması için çalışıyoruz. Çiftçinin ve tüketicinin haklarının korunduğu organik gıda satışlarını ve ekolojik gıdaya erişim sağlanmasını da hedeflediğimiz projemiz için çalışmalarımız tüm hızıyla sürüyor. Pandemi süreci, hepimize sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişmenin önemini hatırlattı. Bu yönüyle de ilk adımını attığımız Tanzim Satış Yeri, tüketicimizin bütçesine dost oluşunun yanında üreticimizin ürününe de değer katacak' dedi.
Dilerim bu proje, üreticinin örgütlenmesine de katkı yapar.
Edindiğim bilgilere göre, eski garajın fırın sırasında kalan bölümü de değerlendirilecek… Ya da bence şöyle diyelim. Eski garaj yeri, Ödemiş'in minik de olsa bir alışveriş merkezine dönebilir.
Belediye, bence her alanda denge unsuru olmalı. Esnafla rekabet etmemeli. Fiyat dengesini sağlaması ve üreticiye yol göstermesi önemli.
Bekleyip göreceğiz…