-10 ARALIK İNSAN HAKLARI GÜNÜMÜZÜ BURUK KUTLUYORUZ 

 Kerem Karamanlıoğlu – 10 Aralık Dünya İnsan Hakları gününde Atatürkçü Düşünce Derneği Ödemiş Şubesi Başkanı Selami Sönmez basın açıklaması yaptı.

Başkan Selami Sönmez, Dünya İnsan Hakları Gününde  halen uzun tutukluluk sürelerini, haksız göz altıları, işkenceyi, zamanaşımına uğrayan cinayetleri, basılmamış kitapların suç aleti sayıldığı olayların konuşulduğunu bir dönemde bulunduklarını belirtti.

Sönmez şunları söyledi: '10 Aralık İnsan Hakları Günü kutluyoruz ama en temel insan hakkı olan sağlık ve eğitim hakkının paralı hale getirilmesinden, işçilerimizin en tabi hakları olan emeklerinin karşılığı kıdem tazminatının kaldırılması çabalarından söz ediyoruz.

En temel insan hakkı olan toplantı ve gösteri yapma hakkını kullanmak isteyen vatandaşlarımıza orantısız güç kullanımı sonucu yaşamını yitirmiş, binlerce kişi yaralanmış ve birçok kişi hakkında soruşturma ve davalar açılmıştır. Bu olaylar nedeniyle ülkemizin dünyada zaten kötü olan insan hakları konusundaki sicili daha da kötüleşmiştir. Özel hayatın gizliliğinin ortadan kalkması, yeni makul şüphe yasası ile insanların gözaltına alınmak istendiği, sorgulamayan, düşünmeyen, değerlerini koruyamayan, bireyci ve bencil bir toplum yaratılmaktadır. Oysa BM Evrensel İnsan Hakları Beyannamesinde de yer aldığı üzere hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez. Bugün Türkiye´de en temel hak olan yaşama hakkı bile sorgulanır hale gelmiştir. Bireylerin hukuk güvenliği yok edilmiştir. Onlarca kişi ahbap çavuş ilişkisi yandaş gibi demokrasiden yoksun ve insan hakları ihlali bir uygulama ile sınavsız işe alınıp başkalarının hakkı yenilmiştir. Var olan tüm bu sorunlar ancak İnsan Haklarına saygıyla ve bu hakların devletlerce de gerçek manada korunmasıyla çözülebilir. Toplumda yaşayan her bireyin insan haklarına sahip çıkması halinde, ülkemiz aydınlık ve huzur dolu günler yaşamaya başlayacaktır. Bugün maalesef İnsan Hakları Günü´nü buruk kutluyoruz. Özgürce ve kardeşçe yaşayabileceğimiz, savaşların olmadığı, toplumsal huzurun hkim olduğu bir dünyada buluşmayı diliyoruz.'