15 Temmuz'u sorgularken

Aaahh sevgili canım okur, dün gece yeis içinde dolaştım meyhanelerde o tat kalmamış peymanelerde-kadehlerde- ,...

Aaahh sevgili canım okur, dün gece yeis içinde dolaştım meyhanelerde ; o tat kalmamış peymanelerde-kadehlerde- , meyhane de bile o eski neşe yok çünkü firkat ayrılıklar girmiş dostluklara…

Camilerde, dergahlarda durum farklı mı diye bir de oraları tarassut eyledim -gözlemledim- Camilerde bile hasret yangını; o fetöcülerin camisi bu bizimkisi; şu falan tarikattan bu bizim mezhepten…

Bir Müslüman, bir diğer Müslümanın canına okur mu ama okudu. 'Aaaa nerede ne zaman?' diye soranınız var mı? 'Müslüman, sadece kitabı okur' diyen Kezban Teyzem, sen çok yaşa iyi mi? Sizin gibi mübarekler de olmasa … İnanın uzun yıllar vakıflarda da bulunmuş bir kardeşiniz olarak o günlerin maneviyatını bulamıyorum. Kutuplaştıkça, parçalara ayrılıyoruz. Tevhid, birlemek yok mu kutsalların temelinde?

Sözü ister istemez 15 Temmuz'a bağlayacağım. 2016 senesiydi. Balıkesir'in Avşa Adası'ndaydım; bir yılın muhakemesini yapmak, biraz dinlenmek için… 'Darbe oldu' söylentileri adaya yayıldı. Bir süre evimize gidemedik. Düşünün ki ekmek almak için çıkıp gittiğiniz sokaktan evinize dönemiyorsunuz, ürpertici değil mi? O an tek düşünülen şey, 'Sevdiklerimi bir daha görebilecek miyim, onları kucaklayabilecek miyim?' duygusu idi.

Daha sonrasını biliyorsunuz zaten… Bugün olayları daha soğukkanlılıkla tetkik ettiğimizde ilk yaşanılan andan çok daha farklı değerlendirmeler yapabiliyoruz. Öncelikle belirtmek isterim ki devlet denilen yapılanmada hükümetler gelip geçer. Mevcut hükümeti beğenmesek bile demokrasi, hukuk ilkesi adına darbenin her çeşidi illegaldir. Ne olursa olsun tasvip edilemez. Sandık her şey değildir ama hükümetler seçimle gelip seçimle uğurlanmalıdır diye düşünüyorum.

Şimdi olayın analizine gelirsek kafamdaki soruların cevaplarını halen bulabilmiş değilim sevgili canlarım. Mesela darbenin olduğu gece Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan, darbenin yapılacağını eniştesinden öğrendiğini söylemişti. Basın ve medya, bu cümleyi yeterince sorgulayabildi mi?

Devletin istihbarat kurumu yok mu ki böylesi ciddi bir olayı haber alamıyor, Cumhur reisine haber veremiyor da reis, haberi MİT müsteşarından değil de sıradan bir vatandaş olan eniştesinden öğreniyor!

Merhum Kenan Evren Paşa bile bu ülkede sorgulanmış bir isimdi. 12 Eylül 1980 darbesinin zeminini hazırlamakla suçlanmıştı. Nasıl olmuştu da günlerce süren çatışmalar, bir gece verilen anonsla durdurulmuştu diye akıl yürütmeler yapıldı. Peki aynı akıl yürütmeyi 15 Temmuz darbe planı için neden yapmıyoruz o halde?

Mesela, yine o geceye münhasır Reisicumhur şöyle demişti; 'Bu darbe, bize Allah'ın bir lütfü oldu!'

Hemen akabinde OHAL kararları ile ordu, siyaset, iş dünyası, eğitim gibi pek çok kurumda tasfiye yapıldı.

İster istemez soru kendiliğinden ortaya çıkıyor: OHAL kararlarınızı uygulamak için çok önceden bilinen bir kalkışma hareketi, görmezden gelinip halk galeyana mı getirildi?

Hiçbir şeyden habersiz, sadece aldığı emir gereği hareket eden erlerden biri Boğaz Köprüsü'nde çok acı can verdi. Henüz 20 yaşındaydı. Boğaz kesenin IŞİD elemanı olduğu söylendi. Peki hatırlayalım, Ahmet Davutoğlu başbakan iken IŞİD üyeleri için 'Birkaç öfkeli genç' diyerek onları neden savunmuştu? Dahası , IŞİD üyelerinin ülkemizde çeşitli illerde ağırlandığı ve ülkemizin hastanelerinde bizzat tedavi edildiklerini defaatle belgeli bir şekilde Meclis'te anlatan Eren Erdem'in başına neler geldi?

Maide Suresi 8. Ayet der ki; 'Ey iman edenler, Hakk'ı ayakta tutun, yalan yere şahitlik etmeyin. Bir gruba olan öfkeniz, sizi adaletsizliğe sürüklemesin..' Bu ayeti bazı ortamlarda hatırlatınca 'Bana pis fetöcü, sen git bunları fetöne anlat' diyen Müslüman bacılar oldu. Particilik yapmak, ayetin anlamını bile düşünmeye ne kadar mani oluyor! Öte yandan bugün fetö dedikleri bir zamanların muhterem hocaefendisi değil miydi? Sahi bu fetö belasını kimler başımıza musallat etmişti, hımmm? Selamünkavlen…

Benim fetö terör örgütünden olduğumu düşünmüyorsun değil mi?

Şimdi velev ki bu kalkışma hareketi hükümet tarafından bilinmiyordu, yine de Erdoğan'ın cep telefonunun ardından milletini sokağa sürüklemesi doğru muydu?

80 darbesinde merhum Evren ne dedi? 'Sakın sokağa çıkmayın.'

'Off yeterrr! Bu sorularını Pensilvanya'dakine sor; tekbir diyerek kafanı kopartacağım' diyenlerinize de esenlik diyerek sizi kucaklıyorum.

Bakmadan Geçme