-BÜTÜNŞEHİR YASASI NİMET Mİ, EZİYET Mİ? 

 Başar Uçar – CHP’li eski Belediye Meclis Üyesi Yüksek Mimar Mualla Akgün, Bütünşehir Yasası sonrası Ödemiş’in İZSU hizmet alanına girmesi ile birlikte inşaatlarla ilgili işlemler için vatandaşların defalarca İzmir’e gitmek zorunda kaldığını söyledi. “6360 sayılı Bütünşehir yasasının getirdikleri nimet mi, yoksa vatandaşa cereme mi?”  diye soran Akgün, açıklamasında sorunlara dikkati çekip çözüm önerileri sundu.

“NİMET Mİ EZİYET Mİ?”

Yasa öncesi yeni yapıların pis su kanal bağlantılarının 2-3 günde yapılarak işlemlerin kolayca gerçekleştiğini anlatan eski imar komisyonu başkanı Mualla Akgün, “Ceremeyi, eziyeti parasıyla inşaat yapan inşaatla meşgul olan kişiler çekmeye başladı. İZSU içme suyu abone merkezini kurmuştur.  İçme suyu, temiz su sorunları çözüm yoluna girmektedir. Pis su kanal bağlantısı İlçe ve Beldelerde yerinde 2-3 gün süre içinde kendi belediyesi tarafından çözülmekteydi. Kanal katılım payı ücretleri meskun yani yapılaşmış alanlar, inkişaf yani gelişme alanları ayrı ücret değerindedir. Çünkü meskun alanda daha önce kanal döşenmiş konumdadır.

3194 sayılı imar kanunun 23 maddesinde yapı yapmak isteyenlerden kanalizasyon katılım payı alınmasının gerektiği kurala bağlanmakla birlikte söz konusu katılım payının hesaplanma şekli ve uygulanmasına ilişkin kurallara yer verilmediği görülmüştür.

“BİRÇOK İŞLEM SADECE İZMİR’DE YAPILABİLİYOR”

Meskûn teşekkül etmiş alanlarda alt yapı hizmetleri inşaat ruhsatı ve oturma ruhsat aşamasında Ödemiş Belediyesi tarafından yapılmıştır. Alt yapı katılım payı İnkişaf sahalarında ise inşaat ruhsatı alınırken ilk peşinatı, oturma ruhsatı alınırken tamamı alınmaktadır. 1985 onaylı imar planını kullandığımız için teşekkül etmiş meskun sahalar imar planı üzerinde, gelişme sahası olarak görülmektedir. Ödemiş Belediye Meclisi kararı ile paftalar üzerinde işaretlenen meskun sahalar imar planı ile karşılaştırılınca inkişaf sahası görünümündedir.

Dolayısıyla Ödemiş Belediyesi ile İZSU arasında güven problemi oluşmuş Belediye meclisinin onaylı paftalar kabul görmemiştir. Dolayısıyla çözüm; yapılmakta olan İmar planı revizyonunda imar planı paftalarının tümünde meskun saha ve inkişaf sahaları düzgün olarak işlenmesindedir.

Bu sorunlar vatandaşa çile çektirmektedir. Çilenin faturası Büyükşehir Belediyesi’ne kesilmektedir. Bütünşehir yasasının ceremesi vatandaşın sırtına binmiştir. İnşaat ruhsatını alabilmek için, katılım payı için İzmir e gidip gelmekte ayrıca katılım payı ücretini yatırdıktan sonra evrakı almaktadır. Kanal bağlantı belgesi için de ikinci kez İzmir’e gitmekte tahsilatı İzmir’de İZSU Müdürlüğünde yapmaktadır” dedi. 

“SADECE KEŞİF İÇİN 20-30 GÜN BEKLENİYOR”

“21 Yüzyılda iletişim ve bilişim çağında, dijital ortamın var olduğu dönemde vatandaşa kolaylaştırıcı çözüm yerinde bulunmalıdır” diyen Akgün şunları söyledi: “Beldeler yerinde bu sorunları Reisleri ve Belediyeleri ile 1-2 günde çözebilirken Şimdi Ödemiş’e ve İzmir’ e gidip gelmek zorundalar. Keşif için İzmir’den ekip gelip gidecek derken müddeti 20 -30  günü bulmaktadır. Zaman kaybı ve nakit kayıpları yaşanmaktadır.

3-4 bin lira hatta bazı büyük parsellerde çok katlılarda 15 bin lira gibi büyük rakamları ödemek durumunda kalıyorlar. Üstelik nakit istenmekte kredi kartı kullanma imkanı sunulmamaktadır. Bu işleri çözmek için Ödemişten İzmir’e takipçiler gönderilmektedir

Çözüm acil olarak Kurumlar anlaşma sağlayarak İZSU, Ödemiş’e kanal abone birimi açmalıdır. Keşifler bu birim tarafından yapılmalıdır. İzmir’e en az iki kez gidip gelme zorunda olan inşaat ile ilgilenen vatandaşlar hem vakit hem de nakit kaybından kurtarılmalıdır. Banka hesap numarası vererek ödemeler yerinde Ödemiş’te yapılmalıdır”

“KÖYLERDE DE SIKINTI VAR”

Mahallelere çevrilen köylerde bambaşka zorlukların yaşandığını aktaran Akgün, “Mahalleye dönüşen köylerde ayrı bir handikap yaşanmaktadır. Köyler mahalle yapılmıştır ama köy statüsünden kağıt üzerinde çıkarılmış, alt yapı yapılmadan hızlı geçiş yapılmıştır. İmar planı yoktur. Meskun inkişaf sahaları işlenmemiştir yoktur. Üstelik en önemlisi de kanalizasyon tesisatı alt yapısı yoktur. Ama mahalle olduğu için aynı işleme tabi tutulmaktadır. Kanalizasyon şebekesinin ne zaman yapılacağı meçhul 10-15 yıl belli değildir. 5 yıllık imar programları geleceğe dönük planlamaları yoktur.

Fosseptik çukuru bilinen çözümdür. Şu anda köylerde, yani, yeni mahallelerde her evde fosseptik çukuru bu görevi görmektedir. Buna rağmen köylerde aynı sorunla karşı karşıyadır. Bürokrasi gidiş geliş evrak çoğaltılmıştır. Ne zaman yapılacağı belli olmayan hizmetin parası kanal katılım payı ve kanal bağlantı için 3-4 bin liraya varan paralar alınmaktadır. Köy tüzel kişiliği kaldırılan mahallelerde bu hizmetler planlanıncaya kadar ara çözüm geliştirilmelidir. Kanal bağlantı ücreti % 25 peşin kalan kısmı hizmet götürüldükten sonra alınmalıdır. Tüm bunlar planlanıp programlanmadan acele Bütünşehir’e geçişin sıkıntılarıdır. Vatandaş sıkıntıyı çekmektedir. 130 bin nüfuslu 99 mahalleli geniş 1000 kilometrekare alana sahip Ödemişte en yakın zamanda Kanal abone birimi açılmalıdır” diye konuştu.